Son Haberler

Dünya lideri Sanica, Beatles gibi çalışıyo

 Fatinoğlu Holding Başkan Vekili Ali Fatinoğlu, başarının sırrını Turcomoney’e anlattı

Turcomoney CEO Sohbetleri Toplantısı’nın Mayıs ayı konuğu Fatinoğlu Holding Başkan vekili Ali Fatinoğlu’ydu… Crowne Plaza İstanbul Florya’da düzenlenen yemekli toplantıda Turcomoney yazarları sordu, Fatinoğlu cevaplandırdı…

*Panel radyatör üretiminde Türkiye dünya birincisi. Bu üretimi yapan tesis Sanica.

*Türkiye’de filtreli drenajlı boru üretimini gerçekleştiren tek tesis Sanica. Aynı şekilde ürettiği birçok üründe de Sanica, dünya sıralamasında ilk sıralarda yer alıyor.

*Sanica 78 ülkeye ihracat yapıyor. 2015 yılı ihracatı 32 milyon dolar.

*Oldukça sancılı geçen 2015 yılında bile Fatinoğlu Holding olarak 40 milyon dolarlık yatırım yaptık. 2016 yılı yatırımımız 25 milyon dolar civarında.

*Karlılık sadece bizim değil, Türkiye’de bütün firmaların ortak sorunu. Dövizin seyri, karımızı ciddi şekilde olumsuz etkiliyor.

*Bu krizden sonra açığı olan  Türk sanayicisi de bu durumda. Açığı olan firmalar, yabancının eline geçecek. 

Fatinoğlu Holding, kendi alanında dünyanın “ilk”leri arasında yer alan tesislere sahip bir kuruluş. Nesim ve Ali Fatinoğlu kardeşler tarafından 190’ların başında temeli atılan Fatinoğlu Holding, Türkiye’de ve dünyada Sanica markasıyla biliniyor. Banyo grubu, metal grubu ve boru sektörü olmak üzere üç değişik alanda faaliyetini sürdüren Fatinoğlu Holding, hızlı büyümesiyle dikkat çekiyor. Fatinoğlu Holding Başkan Vekili Ali Fatinoğlu, turcomoney CEO Sohbetleri’nin Mayıs ayın toplantısına katıldı. Crowne Plaza İstanbul Florya’da yapılan toplantıda Turcomoney yazarları sordu, Fatinoğlu anlattı…

İşte sorular, işte cevaplar…

-Kazım Kılınç: Ali Bey, Fatinoğlu Holding’i ve Sanica’yı anlatır mısınız? Hangi alanlarda faaliyet yürütüyorsunuz?

Fatinoğlu Holding olarak 3 ana sektörde üretim yapıyoruz. Birincisi banyo grubu, ikincisi metal grubu, üçüncüsü plastik grubudur. Banyo grubunda ürünlerimiz akrilik küvet, akrilik duş teknesi, camdan duşa kabin. Metalde Sanica radyatör var. Panel radyatör üretimine 2002 yılında başladık, her sene büyüttük,  en sonunda da 2015 yılında Akhisar Organize Sanayi Bölgesi’nde 35.000 m2 kapalı alan fabrika yaptık. Şu anda panel radyatörde Sanica dünya birincisi. Üretim kapasitesi olarak Türkiye’nin kendi branşında dünya birincisi olduğu hiçbir sektör yok.

Plastikte de tüm banyo gruplarında da Sanica markasını kullanıyoruz. Sanica markasının dışında banyo grubunda bir markamız daha var. O da Atlantis markası.

Üçüncü grubumuz plastik grubu. Bugün boru grubunda Beylikdüzü’nde 3 fabrikamızla üretim yapıyoruz. Avcılar’da alt yapı grubunda üretim yapıyoruz. Elâzığ’da da önce bir tane tesis yapmıştık zaman dilimi içerisinde 3 tesis oldu şuan 4.sü yapılıyor. Plastik boru üretiminde dünyada bir numaralı ülke Çin. İkinci sırada ise  Türkiye geliyor.  Plastik boruda aklınıza gelebilecek yerin altında ve yerin üstündeki tüm boru gruplarını yapan dünyadaki tek firmayız. Mesela filtreli boru dediğimiz yerin altındaki drenaj dediğimiz borunun üretimi Türkiye’de üretim yapılamıyor. Filtreli drenajlı boru dediğimiz nedir? Barajları yapıyoruz fakat toprak kayıyor ve barajların 10 senede ömrü bitiyor. Futbol maçında Galatasaray suyun içinde kaldı saha, çünkü yerin altında filtreli drenaj boru yoktu. Şu anda  ithal geliyor, onu Türkiye’de üreten tek tesis Sanica’dır.  Trabzonspor’un sahasına bizim borular döşendi. Diyarbakır’ın komple alt yapısını biz verdik. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ne biz verdik. Aklınıza gelebilecek bütün organize sanayi bölgelerine boruları biz verdik. Şu anda 3. köprü yapılıyor alt yapı gruplarını biz veriyoruz. 3. havalimanı yapılıyor bütün alt yapı grubunu biz veriyoruz. Üst yapılarına da başlıyorlar şimdi, onları da biz veriyoruz. Karadeniz’deki meşhur tünellerin alt yapısını biz verdik.  Erzurum hattındaki o dağları delen tesisin tüm alt yapı grubunu biz verdik. Yani 2008’de başladığımız bu plastik boru serüvenin de de ciddi bir noktaya geldik yurtiçinde.

Banyo grubuna gelirsek banyo bizim amiral gemimiz küvette biz dünya 5.siyiz. 1990’nın başından beri dünya 5’inciliğinde devam ediyoruz. Hiç geriye düşmedik, şimdi yeni yapacağımız yatırımlarla hedefimiz ilk 3 e girmek. Allah izin verirse 1 numara olacağız.

Sanica markamızın dışında daha uygun olsun diye Atlantis diye ikinci bir markamız var. Akhisar’da 20 milyon liralık yatırımla faaliyete geçirdiğimiz  radyatör fabrikamızın yanında şimdi 15 bin m2’lik ilave tesisi açıyoruz.  İnşaatı bitti. Orada duşa kabinin camını da üretimini yapacağız. Plaka tesisi kuruyoruz, cam tesisi kuruyoruz ve duşa kabinleri birleştirilen yer mıknatıs, mıknatıs tesisi kuruyoruz. Bunun dışındaki bütün plastikleri zaten kendimiz, kendi enjeksiyon fabrikalarımızda üretebiliyoruz. Böylece şişe camdan düz cam alacağız ana plastik alacağız ve biz o aldığımız ham madde ile direk ürüne gideceğiz. Aradaki tüm üreticileri çıkartan bir proje hazırlıyoruz. Yaz sonunda saha da olacağız.

-Yurtdışındaki yatırımlarınız var mı? Hangi ülkelerde çalışıyorsunuz?

İran’da bir ortalığımız var. İran’ın en büyük ailelerinden birisi. Orada radyatör tesisimiz var. Tesisin hepsini biz kurduk, ama parasını onlar verdiler. Bizim onlarla ortaklığımız şu şekilde. Ne kadar mal üretirlerse o malın parçalarının tamamını biz veriyoruz. Türkiye’den satıyoruz orada da üretim başına, yani miktar başına para alıyoruz. Yani öyle bir ortaklığımız var İran’la. Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de kendimize ait bir şirketimiz var. Bu  sene 7. senesini doldurdu. Macaristan’ın ekonomisinde kriz varken biz o krizde hep büyüdük

78 ÜLKEYE İHRACAT

-Kaç ülkeye, hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?

78 ülkeye ihracat yapıyoruz. Türkiye dışında 4 ayrı yerde organizasyonumuz var. Kanada’nın Toronto kentinde ofisimiz var.  2015 yılı ihracatımız 32 milyon dolar olarak gerçekleşti.

-2016’nın ilk ayları nasıl gidiyor?  İhracat performansınız nasıl?

Türkiye’nin ilk mutfak dolabı üreticisiyiz, kimse bilmez. Türkiye’nin ilk banyo dolabı üreticisiyiz, kimse bilmez. Mutfak tezgahı üreticisiyiz. Polyester üreticisiyiz. Jakuziyi ilk Türkiye’de yapanız. Camdan kabini Türkiye de yapan ilk firmayız. İhracat yapacaksanız ilk önce en yakın ülkelere satacaksınız. Türkiye’nin etrafındaki ülkelere iyi bir tablo gözükmüyor. Bulgaristan, nüfusunun çoğunu, gencini kaybetmiş. Zayıflamış bir ülke. Yan komşu Yunanistan’da büyük bir kriz var. Biz bütün ürün gruplarında saha lideriydik Yunanistan’da. Şimdi mal satmaya kalksanız paranızı alacağınız garanti değil. İnanılmaz bir pazar kaybı var Yunanistan’da. Suriye’de saha lideriydik, ülke çöktü. Irak’ta saha lideriydik, Irak çöktü. İran’da zaten radyatörün ismi Sanica’dır. Ermenistan’da sıkıntı yaşanıyor. En büyük ihracat yaptığımız ülkeler, Rusya ve Ukrayna idi. Şimdi bütün plastik borucular sıkıntıda.

-Bir ara enerji ısı marketini kurmuştunuz. Sonra kapandı. Ne oldu? Niçin kapattınız?

Evet ticaret şirketi de kurduk, enerji ısı market adında. Isıtma ürün gruplarını satan bütün markaları bu markette sattık. Türkiye’de ısıtma sisteminde kombi vs gibi ürünler münhasırlık sistemiyle satılır. Biz bu münhasırlık sistemini kırmak istedik ve faaliyete başladık. Hepsi bizi tanıdığı için hiçbir firma münhasırlık iddiasında bulunmadı. Hepsi bize malzeme verdi. Böylece ısı market o yıl hemen Demirdöküm’un Türkiye birincisi oldu.  Yaklaşık 5 yıl boyunca ısıtma soğutma sistemlerine biz hâkim olduk. Fakat bu ticaret bambaşka bir dünyaymış bunu büyütme kararı aldık. Bunu market zincirine çevirelim dedik ve Bursa, İzmir ve İstanbul’da mağaza açtık. Ürünü koruyamadığımız için profesyonel satış kadrolarını koruyamadığımız için 2006 yılında kurduğumuz şirketimizi 2013 yılında kapattık.

BİZ BEATLES GİBİYİZ

– Gürdoğan Yurtsever-Biz Sanica markasını daha çok Elazıspor’a sponsor olduğunda duyduk. Farklı ürün grupları ile farklı ülkelerde yatırımlar yapıyorsunuz, farklı ülkelere ihracat var. Bütün bunlar aslında çok büyük risklerle karşı karşıya. Her firmada olduğu gibi burada da itibar riskleri, hata riskleri, hile riskleri, yanlış karar riskleri, mevzuata uyum riskleri yani çok boyutlu riskler var. Gerçekten bunlar çok önemli zararlara neden olabilir. Hem kurumsallaşma hem de riskleri yönetmek açısından temel yaptıklarınız neler? Bu kadar fazla riski nasıl başarılı bir şekilde yönetebiliyorsunuz ki bu seviye ye gelebildiniz?

Simdi biz abi-kardeş, Beatles gibiyiz. Onlar dört kişiydi, dört değişik zevki vardı. Ama ortaya bir Yesterday şarkısı çıktı. Ben ona benzetiyorum bizi. Biz abimle taban tabana zıt yapıdayız. Onun hoşlandığı şeyle, ilgi duyduğu konu ile benim hoşlandığım ve ilgim alanım birbirinden tamamen zıt. O imalata baktı, ben pazarlamaya ve finansmana. Ben imalatta bu kadar iyi bir makineci daha hayatımda tanımadım. İnanılmaz bir beyin ve pratik bir yapısı var. Aşırı cesur, 24 saat iş düşünüyor, 24 saat çalışıyor. Ben 3 büyük insanla çalıştım. Birisi rahmetli Atanur Oğuz, birisi Yılmaz Ulusoy bir de abim. Diğer ikisinin yöneticilik vasıfları çok iyiydi benim abimin yöneticilik vasfı değil ama insani yönü çok iyidir. Ama imalatta çok başarılı, çok iyi bir makineci. Üretimin nasıl yapılması gerektiğini, ürünü ve makineyi çok iyi algılıyor, kapasiteyi kuruyor ve tesisi kuruyor. Ben finansmana baktım, pazarlamaya baktım, markalaşmaya uğraştım. Yani Sanica markasının nasıl üst noktaya getirelim ki iyi fiyattan satabilelim diye düşündüm. Ne kadar iyi mal üretirseniz üretin, bunu iyi anlatamazsanız sonuç alamazsınız. Elazığspor’a sponsor olduk, aradan 4 sene geçmiş hala biliniyor. 4 sene evvel ödedik parayı, ama hala onun ekmeğini yiyoruz. Bizi banyocu olarak biliyorlardı ,boru ürettiğimizi bir futbol takımına sponsor olarak oturttuk.

Sanica markasının çok tanınmasında Kanal ‘’de yayınlanan Çarkıfelek programının da çok büyük etkisi oldu.

– Ramazan Başak: İhracatta hangi finansal kaynakları kullanıyorsunuz? Yani ihracat faktoringi yapıyor musunuz? Yoksa diğer finansman yöntemlerini mi uyguluyorsunuz?

İthalatı nakit para üzerinden kurduk. Bugün de o nakit para sistemi devam ediyor. Çünkü yabancılara, ham maddecilere bunu tattırdık.  İhracatta da nakit sistem sözkonusu. Yani teminat önemli, satış şartı. Çünkü parayı ödemediğin takdirde parayı alabilme sansın yok. Bankacılık sisteminin geliştiği ülkeler var, gelişmediği ülkeler var. Gelişmediği ülkelerde bile nakit paraya mal satmak artık çok zor. Buradaki bütün olay ülkelerdeki alıcıları yılların getirdiği birikimle tanıyoruz, biliyoruz. O yüzden vadeli olarak malı satıyoruz. Bu malın finansmanı nerden deyince, ham maddeyi nakit alıyoruz.

Bu tip faktöringleri kullanmadan zaten biz mevcut banka düzeninde krediyi, çok cazip alabiliyoruz. Öyle bir güç var elimizde yıllardır. Biz kredi kullanmaya karşıydık, ama vergi politikaları öyle bir noktaya geldi ki, bu şey olmuyor. Ana satışı çözmüyor o yüzden belli bir miktarda kredi kullanıp bunu da gidere yazma ihtiyacı doğdu, vergi politikası açısından. Kredi kullanmaya bu nedenle başladık.  Macaristan’a ihracat yapıyoruz. Vade 90 gün ise, 90. günün sonunda firma parayı hesabımıza yatırıyor hemen. Yani oradaki şirketimizin yöneticilerinin eline para değmiyor. Macaristan’ın yapısı böyle. Bu kadar güzel ticareti var. Bankaya sattığın mal bankaya yatar. O parayı Türkiye ye getiriyoruz. Biz yurt dışında hiç para bırakmıyoruz.

Röportajın devamını,

Turcomoney’i Yaysat’ın seçkin bayilerinden

D&R, Remzi Kitabevi, NT, Özdilek, Real, İnkılap Kitapevi ‘nden satın alabilir,

D&R’ın internet sitesinden

http://www.dr.com.tr/Dergi/Turcomoney/Kolektif/Ekonomi-Haber/Ekonomi-is-Dunyasi/urunno=0000000370911

Dijimecmua’dan (http://www.dijimecmua.com/turco-money/) okuyabilir, satın alabilir, abone olabilirsiniz.

 

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası