Yeni Ekonomi Programı, piyasalar tarafından kabul gördü

Alper Nergiz

Yeni Ekonomi Programı piyasalar tarafından içeride ve dışarıda genel olarak gerçekçi, makul ve rasyonel bir plan olarak kabul edildi. Umarız açıklanan bu yeni program önümüzdeki süreçte yerli ve yabancı yatırımcı güvenini hızla inşa eder.

Amerikan Merkez Bankası FED, beklendiği şekilde 25 baz puanlık faiz artırımı gerçekleştirdi. Aralık ayına dair bir faiz artışı sinyali daha veren FED, 2019 içinde 3 faiz artışı hedefliyor. Ekonominin güçlü olduğuna dair söylemler FED tarafından devam ettiriliyor. Doların tüm dünyada güçlendiği ve faizlerin yükseldiği bir dönemden geçiyoruz.

ABD’nin Çin ile arasındaki ticareti kendi lehine çevirme hamleleri ise sürüyor. Trump yönetimi, 200 milyar USD tutarında Çin’den satın aldığı malları kapsayacak yeni ilave gümrük vergisi uygulamaya başladı. İlk etapta yüzde 10 oranında vergi uygulanacak ve 2019 yılı başından itibaren bu oran yüzde 25’e çıkacak. Çin de karşılık verdi ve 60 milyar dolarlık Amerikan ürününe ek vergi koydu.

Euro bölgesinde ise Avrupa Merkez Bankası ECB Başkanı Mario Draghi’nin Euro Bölgesi enflasyonu hakkındaki yorumları ile beraber EUR bir miktar yükseliş gösterdi. ECB’nin son birkaç ayda güvercin kalması USD’deki yükselişe yardımcı oluyordu. ECB yılsonunda tahvil alımlarına son verecek.

Türkiye’de ise Ekonomi Bakanı Albayrak tarafından 2019-2021 yıllarını kapsayacak Yeni Ekonomi Programı açıklandı. Programda özetle enflasyonla güçlü mücadeleye, mali disipline, cari açığın düşürülmesine, üretim ve ihracata destek verileceğine, sürdürülebilirliğin önemine ve sermaye piyasalarının derinleştirleştirileceği vurgusu yapıldı. Programın 3 aylık dönemlerle takip edileceği belirtildi. Ülkemizin bir üst lige çıkması için çok daha kararlı ve güçlü emin adımlarla yeni bir dönem başlayacağı açıklandı.

                                    YENİ EKONOMİ PROGRAMI, MAKUL VE RASYONEL BULUNDU

Yeni Ekonomi Programı piyasalar tarafından içeride ve dışarıda genel olarak gerçekçi, makul ve rasyonel bir plan olarak kabul edildi. Umarız açıklanan bu yeni program önümüzdeki süreçte yerli ve yabancı yatırımcı güvenini hızla inşa eder. Kısa vadede fiyat istikrarının ve finansal istikrarın yeniden tesis edilmesini sağlar. Doğru adımlar atıldıkça ülkemiz güçlenip büyümesini sürdürecektir.

Gerek piyasalar tarafından gerçekçi bulunan Yeni Ekonomi Programının açıklanması ve gerek Merkez Bankası’nın piyasanın önüne geçen 625 baz puanlık faiz artırımı Türk Lirası’nın sınırlı da olsa değerlenmesine ve oynaklığın azalmasını sağladı. Merkez Bankası’na ilave olarak BDDK’nın swap forward opsiyon imkanlarında sınırlamaları ile Türk Lirası’na karşı spekülatif ataklar şimdilik durdurulmuş gözüküyor. Bu bağlamda döviz kurunda yukarı yönlü oynaklığın şu aşamada sınırlı kalarak Türk Lirası’nın bir normalleşme sürecine girmesini bekliyoruz.

BORSA İSTANBUL, POTANSİYEL BARINDIRIYOR

Merkez Bankası ve BDDK başta olmak üzere kamu otoritelerinin Türk Lirası’nı destekleyici ve savunucu aksiyonlarını referans alarak portföylerde Türk varlıklarının ağırlığı arttırılabilir. Borsa İstanbul’da ise hisse senetlerinde başta fiyat/ kazanç oranları olmak üzere diğer bazı rasyoların geçmiş yıllardaki oranlara göre cazip seviyelere gerilemiş olduğu bir noktada yukarı yönlü bir potansiyel barındırdığını söyleyebiliriz. Jeopolitik riskler de dikkate alınarak bir miktar altın da portföylerde tutulabilir.

Alper Nergiz

GCM Menkul Kıymetler Genel Müdürü

nergiz@turcomoney.com