Son Haberler

E-ticaret ne kadar e-güvenli/e-hukuki?

Özellikle pandemi süreci ile beraber market alışverişini bile e-ticaret vasıtaları ile yaptığımız bu dönemde konunun önemi arttı. Düşünmemize fırsat vermeyecek derecede hızlı ve klasik sözleşme anlayışımızın sınırlarını aşan iş bu e-ticaret bize ne kadar e-güven veriyor ve ne kadar e-hukuki güvence sağlıyor.

Bize güven vermeyen bu dünyadaki güvenliği sağlamak için en temel görev yasal düzenlemeler ile bu alanın korunaklı bir hale gelmesinden geçiyor. Piramidin üstünde olan kurumların, örneğin bankaların insanlara e-ticarette e-güven vermesi çok önemli. E-güvenliğin sağlanması teknik altyapıların çok güçlü olması ve öncelikle e-ticarette hukuki alt yapının da güçlendirilmesine bağlı.

Hukuk fakültesinde Borçlar Hukukunun ilk derslerinde sözleşmenin kurulması anlatılır. Sözleşmenin kurulması için alıcı öneri/icapta bulunacak ve satıcı da kabul beyanını alıcıya tebliğ etmeli denilirdi.  İcap ve kabulün muhataba ulaşması, sözleşmenin kurulması töreni saatlerce derslerde anlatılırdı.

Ancak, şu an geldiğimiz noktada cep telefonunuzdan yada bilgisayarınızdan bir tık ile hemen sözleşmenin tarafı olabiliyorsunuz. Özellikle pandemi süreci ile beraber market alışverişini bile e-ticaret vasıtaları ile yaptığımız bu dönemde konunun önemi arttı. Düşünmemize fırsat vermeyecek derecede hızlı ve klasik sözleşme anlayışımızın sınırlarını aşan iş bu e-ticaret bize ne kadar e-güven veriyor ve ne kadar e-hukuki güvence sağlıyor.

DÜNYADAKİ İLK E-TİCARET FAALİYETİ 1994 YILINDA, PİZZA HUT’IN KENDİ İNTERNET SİTESİ ÜZERİNDEN PİZZA SATIŞI YAPMASIDIR

E-Ticaret, ihtiyaç duyduğumuz her türlü ürünü internet ağı veya sağlayıcıları üzerinden satın alınması işlemleridir. Dünyadaki ilk e-ticaret Elektronik faaliyeti 1994 yılında, dünyaca ünlü pizza restoran zinciri olan Pizza Hut’ın kendi internet sitesi üzerinden pizza satışı yapmasıdır.

Asıl sorun e-ticaretin henüz hayatımızda çok yeni olmasıdır. E-ticarette, e-hukukilik yada e-güven konusunu düşünürken adeta COVİD 19 aşısı için yapılan tartışmalar çağrışım yaptı. Hastalığın henüz net olarak tanınmaması, mutasyonlar ve aşının bazı fazlarının eksik olduğu vs iddialar ile kafalar karıştı.

Yani uygulama ile ortaya çıkabilecek bazı sorunların olabileceği konusu insanlarda güvensizlik oluşturur. E-Ticarette de aynı durum söz konusudur. Bu duygu e-ticarette ortaya çıkan sorunlar ve çözümler zamanla, kullanıldıkça keşfediliyor.  E-ticarette de güvenlik duvarlarının aşılması konusundaki mutasyonlar! E-güven konusunda ciddi sorunlar oluşturuyor.

İLERLEYEN ZAMANDA E-TİCARET GİBİ E-OKUL, E-DAVA, E-GAZETE GİBİ KAVRAMLARIN DAHA FAZLASINI DUYACAĞIZ

E-ticaret ülkemizde de o kadar büyük boyutlara ulaştı ki, gayrimenkul satışları veya ihalelerde pey sürmeler artık internet üzerinden yapılabiliyor. Bazı mahkemeler duruşmaları bile internet üzerinden tarafların katılımlarına açtı. Görünen o ki ilerleyen zamanda e-ticaret gibi e-okul, e-dava, e-gazete gibi kavramların daha fazlasını duyacağız.

E-ticaret aynı zamanda dünya pazarını da ayağımıza getiren bir öneme sahip. 2017 yılında tüm dünyada yaklaşık 1 milyar 610 milyon internet kullanıcısı elektronik ortamda alışveriş yaptı. Bu satışların toplam tutarı yaklaşık 1.91 trilyon dolar alışveriş yaptı.  Hem önemli hem de bize güven vermeyen bu dünyadaki güvenliği sağlamak için en temel görev yasal düzenlemeler ile bu alanın korunaklı bir hale gelmesinden geçiyor.

Whatsapp veri paylaşımı yapacağını duyurduktan sonra doğduğum köyü ziyaret ettiğimde bir çok kişinin uygulamayı bu kararı sebebi ile kullanmayacağını gördüm. Bu şunu göstermektedir ki, en sırdaş olan telefonumuz yani e-hayatımızı kimse ile paylaşmak istemiyoruz. Çiftçilik yapan insanlarımızın bile kendini e-güvende hissetmediği bir durumda piramidin orta kesiminde yer alan ve ekonominin temel dayanağı olan tacirler için sorun daha büyük bir noktaya vardı.

PİRAMİDİN ÜSTÜNDE OLAN KURUMLARIN, ÖRNEĞİN BANKALARIN E-TİCARETTE E-GÜVEN VERMESİ ÇOK ÖNEMLİ

Hatta piramidin üstünde olan kurumların, örneğin bankaların insanlara e-ticarette e-güven vermesi çok önemli. Bugüne kadar avukatlığını yaptığımız banka davalarında mahkemeler bankaları hep tazminata mahkum etti. Müşterinin bilgisi dışında hesaptan para çekilmesi halinde bankanın güvenlik duvarlarındaki önlemlerin yeterli derecede olmadığını gerekçe göstererek bu şekilde alınan paralar müşterilere iade edildi.

Hatta bir dosyada sahte kimlikle alınan çek karnesindeki bedelin bile bankadan tahsil edilmesine karar verildi. Bankanın hafif kusurunun yeterli olduğu belirtildi. Özellikle bankalar için e-ticaret daha büyük ve ciddi riskler içermektedir. Kapımızdaki güvenlik elemanları gibi siber güvenlik görevlilerine ciddi işler düşecek.

E-GÜVENLİĞİN SAĞLANMASI TEKNİK ALTYAPILARIN ÇOK GÜÇLÜ OLMASI VE ÖNCELİKLE E-TİCARETTE HUKUKİ ALT YAPININ DA GÜÇLENDİRİLMESİNE BAĞLI

E-güvenliğin sağlanması teknik altyapıların çok güçlü olması ve öncelikle e-ticarette hukuki alt yapının da güçlendirilmesine bağlı olacak.  Ülkemizde e-ticaret ile ilgili hukuki çalışmalar , 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer aldığı gibi, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması ve  Elektronik Ticarette Hizmet Sağlayıcı Ve Aracı Hizmet Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik gibi düzenlemelerle devam etti.

E-ticarette firmaların öncelikle tüketiciyi bilgilendirme yükümlülüğü vardır. Kişisel Verilerin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında olan işyerleri özellikle rıza beyanlarını ve KVKK kapsamında şikayet butonunu internet sitelerinde bulundurmalıdırlar. Aksi takdirde çok ağır cezalarla karşı karşıya kalacak. Tüketicinin anlayacağı ve ulaşabileceği şekilde emtianın özelliklerini bilmesinin sağlanması gerekir.

e-ticaret yapan firmaların tüketiciye cayma hakkını nasıl kullanacağı konusunda da bilgilendirme yapması gerekir. İnternet üzerinden sipariş ettiği ürünün farklı olduğunu, aynı kalitede olmadığını gören tüketici cayma/iade hakkını kullanabilmelidir.

SADECE İFA DEĞİL AYNI ZAMANDA SÜRESİNDE İFA E-SÖZLEŞMELER İÇİN ÖNEM ARZEDECEK

Ürün teslimi yani sözleşmenin ifası nihai sonuç olacak. İnternet sitelerinde şu an genelde teslim süreleri belirtilse de kendi yaptığım alışverişlerde bu sürelere pek riayet edilmediğini gördüm. Pandemi sürecinde verdiğim bir siparişin 20 gün sonra geldiğini gördüm. Sadece ifa değil aynı zamanda süresinde ifa e-sözleşmeler için önem arzedecek.

İnternette kutucukları işaretlemenin hukuki karşılığı sözleşmenin tarafı olmaktır. İnternet ticareti hukuki açıdan bir çok sakıncayı beraberinde getiriyor. Fiil ehliyeti olmayan, yaşı itibari ile sözleşmeye taraf olamayacak bir çocuk internet üzerinden istediği alışverişi yapabilir. Bu ve benzeri durumlar mevcut hukuki durum karşısında e-ticaretin bizim için e-hukukilik konusunda çok berrak bir alan açmıyor.

E-ticaretin e-güveni noktasında ise tartışmasız herkesin ortak kanaati güvensiz bir ortamın olduğudur. Watsapp’ın veri depolama ve paylaşım kararı sonrası toplumun her kesiminden insanın uygulamayı kullanmak istememesi ise internet ortamında e-güvenin sağlanmamış olmasından kaynaklanıyor. Bu güvensiz ortamda e-ticaret üzerinden bir şey alırken banka hesap veya kart bilgilerimizi paylaşırken nasıl rahat edebiliriz? Tam olarak e-güvenin yerine gelmesi mümkün olmayacak.

Benim gibi klasik bir insanın bile e-ticaret üzerinden araba aldığını düşündüğümüzde, yanı başımızda hukukilik ve güven konusunda bizi rahatsız eden her an yanımızda bizimle olan arkadaşımız e-ticaret ile her şekilde alışmak ve anlaşmak zorunda kalıyoruz.

Avukat Hacı Orhan

KVKK Uzmanı

orhan@turcomoney.com

 

 

 

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası