Son Haberler

Yeni bir pandemi için hazır mısınız? 

– Covid -19 ile başlayan salgın etkisi hayatın her noktasında kendini hissettirmeye devam ediyor. Özellikle dost sohbetlerinde konuştuğum herkeste Covid -19 endişesini görüyorum. Yeni ve daha şiddetli bir salgın gelir mi?  Yeni bir aşı zorunluluğu gelir mi, gelirse aşı yaptırır mıyız?  Devletler yeni bir salgına hazır mı? Dünya Sağlık Örgütü ve ülkeler yeni salgın için ne gibi hazırlıklar yapıyor?

-Dünya genelinde 234 ülkeden 104’ü, son 28 gün içinde ülkesinde Covid vakasına rastlandığını bildirmiş. Yani, Covid 19’un yeni varyantları, aktif ve can almaya devam ediyor. Yılbaşından bu yana 1 milyon 400 binden fazla kişi işte o yeni varyantlara yakalandı ve 2 bin 300’den daha fazlası hayatını kaybetti.  Bu sayı, Ukrayna – Rusya Savaşı’nda bu yıl ölenlerden fazla.

-Ne yazık ki Covid 19 konusunda, Dünya Sağlık Örgütü ve her alandaki dünya liderleri, iyi bir sınav vermedi. Hala insanların çoğu, salgın bilgileri, aşı uygulamaları, pandemi tedbirleri konusunda birçok şüphe ile yaşıyor. Hemen panik olmayalım. Bireysel olarak yapacaklarımız var, devlet olarak yükümlülükler var ve Dünya Sağlık Örgütü’nün her şeyin üstünde atması gereken adımlar var.

-Pandemi küresel bir sorundur. Dolayısıyla küresel bir çözüme ihtiyacımız var. Önümüzdeki 75 yıl içinde Covid kadar veya daha şiddette bir pandemiye yakalanma ihtimalimiz yüzde 78. İyi haber şu: Artık pandemileri daha az yıkıcı hale getiren araçlara sahibiz. Bilim insanları erken uyarı sistemleri, temas takibi, sosyal mesafe ve diğer halk sağlığı önlemleri, hayat kurtardığını belirtiyor.

-Enfeksiyonu önlemek ve COVID-19’un bulaşmasını yavaşlatmak için Dünya Sağlık Örgütü, önemli  tavsiyelerde bulunuyor.  Sizin için bir aşı mevcut olduğunda aşı olun. Aşı konusunda hükümetler daha duyarlı olmalı ve aşıların yan etkileri ile kalıcı etkileri konusunda daha şeffaf açıklamalar yapmalı.  Hasta görünmese bile diğerlerinden en az 1 metre uzakta kalın…

2020 yılının Mart ayında bütün dünyada yaşanan eve kapanma yani Covid -19 ile başlayan salgın etkisi hayatın her noktasında kendini hissettirmeye devam ediyor. Özellikle dost sohbetlerinde konuştuğum herkeste Covid -19 endişesini görüyorum.  En çok dillendirilen sorular şunlar:

. Pandeminin yeni bir varyantı yaygın olarak aramızda dolaşıyor mu?

. Yeni ve daha şiddetli bir salgın gelir mi? 

. Aşı konusunda belirsizlikler sürüyor mu? 

. Aşı faydalı oldu mu, olmadı mı? 

. Yeni bir aşı zorunluluğu gelir mi, gelirse aşı yaptırır mıyız?

. Devletler yeni bir salgına hazır mı?

. Dünya Sağlık Örgütü ve ülkeler yeni salgın için ne gibi hazırlıklar yapıyor?

YILBAŞINDAN BU YANA 2 BİN 300’DEN FAZLA İNSAN HAYATINI KAYBETTİ

Kötü bir veri ile başlamak istiyorum. Dünya genelinde 234 ülkeden 104’ü, son 28 gün içinde ülkesinde Covid vakasına rastlandığını bildirmiş. Yani, Covid 19’un yeni varyantları, aktif ve can almaya devam ediyor. Yılbaşından bu yana 1 milyon 400 binden fazla kişi işte o yeni varyantlara yakalandı ve 2 bin 300’den daha fazlası hayatını kaybetti.  Bu sayı, Ukrayna – Rusya Savaşı’nda bu yıl ölenlerden fazladır. İşin daha ilginci, bu geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 53 fazla ve son bir ay içinde de önceki bir aydan yüzde 68 daha fazla Covid’e yakalanan insan demektir.

Şu an biliyoruz ki Çin’in bazı bölgeleri başta olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde hala maske zorunluluğu devam ediyor. Yani pandemiyi gündemimizde tutmamız gerekiyor. Ne yazık ki Covid 19 konusunda, Dünya Sağlık Örgütü ve her alandaki dünya liderleri, iyi bir sınav vermedi. Hala insanların çoğu, salgın bilgileri, aşı uygulamaları, pandemi tedbirleri konusunda birçok şüphe ile yaşıyor.

KÜRESEL BİR ÇÖZÜME İHTİYACIMIZ VAR

Hemen panik olmayalım. Bireysel olarak yapacaklarımız var, devlet olarak yükümlülükler var ve Dünya Sağlık Örgütü’nün her şeyin üstünde atması gereken adımlar var. Çünkü, bu pandemi küresel bir sorundur. Dolayısıyla küresel bir çözüme ihtiyacımız var. Şu an Türkiye güvenli kabul edilse bile; biz veya herhangi bir ülkeyi tedbir alanının dışında tutamayız, düşünemeyiz.  Hele, başkaları acı çekerken rahat davranamayız…

Çocukluğumuzda, kolera salgını vardı. Okullarda sıkça sağlık kontrolü yapılır, bilgiler verilir ve aileler de sağlık ocaklarına kontrole çağırılırdı. 150 -200 yıl önce yazılan Rus ve Batı edebiyatındaki eserlerin neredeyse hepsinde mutlaka kara veba, sıtma salgınına maruz kalmış roman ve hikaye kahramanlarına rastlıyorduk.

100 yıl önceki İspanyol gribini de bu pandemide çok duyduk. Bundan sonra da pandemi gelebilir. Hele Bill Gates gibi dünyanın önde gelen bir lideri bunu sıkça dile getirince, panik yapmamak mümkün değil. Bill Gates, TED 2015’teki bir konuşmasında “küresel bir pandemiye hazır değiliz” demişti. 5 yıl sonra da pandemi geldi ve salgın suçlusu iddiası kendisine yapıştı. Gates, arada yine yeni pandemilerden bahsediyor. Yorumların da ardı arkası kesilmiyor.

YENİ PANDEMİYE HAZIR MIYIZ?

Son 400 yılda, en az 10 bin kişinin öldüğü salgınlardan uzak sadece 4 yıl geçirilmiş.

Yeni pandemiye hazır mıyız?

Bilim insanları ve mühendislerden oluşan bir ekip, 1600 ile 1950 yılları arasında belgelenmiş tüm salgın ve pandemileri listelemişler. Bu verilerden iki sonuç elde edilmiş: İlk olarak, belirli bir süre içinde dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir büyüklükte bir salgının ortaya çıkma ihtimalinin grafiği çizmek. İkincisi, bu salgının dünya nüfusunun belirli bir yüzdesini öldürecek kadar büyük olma olasılığını tahmin etmek. Bu grafik, büyük salgınların olasılık dışı olsa da bir o kadar da olası olduğunu gösteriyor.

ÖNÜMÜZDEKİ 75 YIL İÇİNDE COVID KADAR BİR PANDEMİYE YAKALANMA İHTİMALİMİZ YÜZDE 78

İhtimal hesaplarıyla kafanızı karıştırmak istemem ama sonuç şu: Önümüzdeki 75 yıl içinde Covid kadar veya daha şiddette bir pandemiye yakalanma ihtimalimiz yüzde 78. Fakat bunun zamanlamasını bilmek zor; hemen ya da 75 yıl sonra da olabilir.

İyi haber ise artık pandemileri daha az yıkıcı hale getiren araçlara sahip olmamız. Bilim insanları erken uyarı sistemleri, temas takibi, sosyal mesafe ve diğer halk sağlığı önlemlerinin ABD’deki Covid-19 salgınının sadece ilk altı ayında bir milyondan fazla hayat kurtardığını tahmin ediyor. Malum, ABD dünyada en fazla ölüm yaşayan ülkelerin başında geliyor.

Aşıların kurtardığı milyonlarca hayattan bahsetmeye gerek bile yok. Ancak aşılar da hala tartışılmaya devam ediyor. Ayrıca, ABD’deki şartlar ve refleksler bütün ülkelerde aynı derecede olmadığını biliyoruz.

YAPAY ZEKA UYGULAMALARI, SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN EN BÜYÜK YARDIMCISI OLACAK

Son bir yılda hızla yaygınlaşan yapay zeka uygulamalarının, önümüzdeki pandemilerde sağlık sektörünün en büyük yardımcısı olması bekleniyor. Covid-19 için aşı üreten dört büyük şirketten biri olan Moderna’nın baş veri ve yapay zeka sorumlusu Dave Johnson, bilgi fiziği alanında doktora derecesine sahip bir uzmandır. Johnson, ekibinin Moderna’nın Covid-19 aşısını geliştirmeye yardımcı olmak için yapay zeka kullanımını kamuoyuna açıkladı. Daha geniş anlamda Moderna, Carnegie Mellon Üniversitesi ve Harvard Üniversitesi gibi önde gelen kurumlardan yapay zeka yeteneklerini işe aldı. Benzer yapılanmanın diğer sağlık birimlerinde de yaşanması kaçınılmaz görünüyor.

Pandemi tedbirlerinin başında, aşıdan önce yapılacakları da tamamlamamız gerekiyor.

10 yıl önce Ebola salgını Gine’de başladı. O dönem cep telefonlarında 3G’ye yeni geçildi ve cep telefonu takipleri mümkün hale geldi. Gine ve Gana’da vakıalar görülmeye başlanınca; enfekte olan hastaların telefonlarının hareket izleri takip edilerek, hastalık kontrolü çabuk yapıldı. Hemen seyahat engelleri konularak ve Gineli ile Ganalı yolcular kontrol altına alınarak salgın için tedbirler alınabildi. 17 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan Ebola salgınından edinilen deneyim 3 yıl sonra Brezilya’da görülen Zika virüsünün yayılmaması için kullanıldı. Covid pandemisinde bu deneyimlerin niye zamanında kullanılmadığı ise hala tartışma konusudur.

AFAD’DA GÖREVLİ SAYISI 3 BİN 500 KİŞİ

Türkiye’de afet ve acil durumlar için kurulan AFAD’da görevli sayısı, 2019 verilerine göre 3 bin 500 kişidir. 83 milyonu aşan bir nüfus için, 1 milyon kişi başına düşen AFAD görevli sayısı yaklaşık 42’dir. Bu oran, dünyadaki birçok ülkenin çok altındadır. ABD’de 1 milyon kişi başına düşen Federal Acil Durum Yönetim Kurumu (FEMA) görevli sayısı 67,5 iken, Japonya’da bu oran 94,6 olarak belirlenmiş.

Son Çukurova depreminde gördük ki daha fazla AFAD görevlisi ve gönüllüleri, afet ve salgınlar için de istihdam edilecek şekilde sağlık eğitimi de verilmelidir.

Aynı şekilde son yangınlarda da gördük ki itfaiye görevlisi ve gönüllüsü sayımız da yetersiz durumda. Aile hekimliği ve sağlık merkezleri, bu bağlamda yeniden yapılandırılmalı. Görevlilerin yanı sıra gönüllüler de yetiştirmeliyiz.

DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ’NÜN COVID-19’A KARŞI TAVSİYEERİ

Dikkat ederseniz, yukarıdaki sorulara tatmin edici cevaplar almış değiliz. Enfeksiyonu önlemek ve COVID-19’un bulaşmasını yavaşlatmak için Dünya Sağlık Örgütü aşağıdaki tavsiyelerde bulunuyor, ben bu tavsiyelerin yanına ekleme yapma ihtiyacı hissediyorum:

  • Sizin için bir aşı mevcut olduğunda aşı olun /Aşı konusunda hükümetler daha duyarlı olmalı ve aşıların yan etkileri ile kalıcı etkileri konusunda daha şeffaf açıklamalar yapmalıdır.
  • Hasta görünmese bile diğerlerinden en az 1 metre uzakta kalın / Bağışıklık sisteminizi güçlü tutacak bir beslenme rejimi ile mesafe kuralları konusunda daha tedbirli hareket edeceğiniz bir kışa hazır olun.
  • Fiziksel mesafe mümkün olmadığında veya yetersiz havalandırıldığında uygun şekilde bir maske takın / Çantanızda ve cebinizde maske eksik olmasın ve hijyen kurallarına daha fazla riayet edin.
  • Kapalı olanlar yerine açık, iyi havalandırılan alanları seçin. İç mekanda ise bir pencere açın / Katılıyorum.
  • Ellerinizi düzenli olarak sabun ve suyla yıkayın veya alkol bazlı el ovma ile temizleyin/ Sadece kendiniz değil, misafiriniz, aile efradınızı ve birlikte çalıştığınız kişilerin de hijyen kurallarına uymasını sağlayın.
  • Öksürürken veya hapşırırken ağzınızı ve burnunuzu kapatın / Nezle ve grip mevsimi yaklaşıyor, enfekte olmamaya özen gösterin.
  • Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, evde kalın ve iyileşene kadar kendinizi izole edin / Alkışlıyorum…

BAŞKA BİR PANDEMİ, DÜNYAYI KASIP KAVURACAK

Sonuç olarak, bir gün, başka bir pandemi dünyayı kasıp kavuracak. Ancak o günün yarın olma ihtimalini azaltmak için çalışabiliriz. Yayılma olaylarının riskini azaltabilir ve meydana gelen yayılmaları kontrol altına alarak tam gelişmiş pandemilere dönüşmelerini engelleyebiliriz.

Hayvanlar dünyasıyla daha dikkatli bir etkileşim içinde olsaydık ve iyi finanse edilmiş, açık erişimli küresel hastalık izleme programlarımız, yapay zeka destekli temas takibi ve izolasyon önlemlerimiz, evrensel ve doğru aşılarımız, yeni nesil antiviral ilaçlarımız ve henüz aklımıza gelmeyen diğer teknolojilerimiz olsaydı geleceğin nasıl olabileceğini hayal edebilirdik. Ama şimdilik şüpheyle bakıyoruz.

Bu olasılıkları değiştirmek bizim elimizde. Yani bir tercihte bulunmamız gerekiyor: Hiçbir şey yapmayacağız ve şansımızın yaver gitmesini umarak bu tehdidin kendi kendini yok olmasını bekleyeceğiz. Ya da  bu yazılanları kehanet kabul edip, ciddiyetle üzerine gidip bütün tedbirleri alıp, mücadele edeceğiz!

Zuhal Mansfield

TMG Dış Tic ve Madencilik Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı

mansfield@turcomoney.com

 

 

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası