Son Haberler

Paranoya bitti mi?

11 Eylül’de Amerika’da ikiz kulelere yapılan saldırı üzerine şiddetli bir negatif tepki veren finansal sistem, bu saldırının sorumlusu olarak gösterilen Usame Bin Ladin’in öldürülmesine aynı tepkiyi vermedi. Peki neden?

Düne kadar dünyanın gündemini işgal eden, en iyi korunan ülke ABD’nde de bir korku fenomeni olan EL-Kaide terör örgütünün lideri olarak bildiğimiz “Usame Bin Ladin”in öldüğü, daha doğrusu ABD güçlerinin bir operasyonu sonrası öldürüldüğü haberi 2 Mayıs 2011 Pazartesi günü Dünya gündemine düştü. Haber esas itibarıyla kendi özüne ilişkin olan yönüyle “Dünya için önemli bir tehlike olan bu terör örgütü liderinin öldürülerek, örgüte büyük bir darbe vurulması” şeklinde değerlendirilebilir. Fakat, haberin görsel medyada yayımlanmasının ardından yaşananlara ve yapılan yorumlara bakınca; Bin Ladin’in yaşadığı süre içinde ona atfedilen olaylar, bunların dünyanın çeşitli toplumları ve ekonomileri üzerindeki etkisine ilişkin, yapılan yorumları hatırladım. Ve ne kadar ilginç tezatlar oluştuğunu farkettim.

Dünya kamuoyu Bin Ladin ismi ile “İkiz Kuleler” faciası ile tanıştı. Bu olay; bütün finans piyasalarını alt üst etti, ABD ve Avrupa halkları bir “saldırı paranoyası”na teslim oldu. Tatminsizce uygulanan güvenlik önlemleri, başta havalimanları olmak üzere insanların toplu olarak bulunduğu birçok yerde hayatı yaşanmaz hale getirdi. ülkelerin vize politikaları sıkılaştı. Müslümanların çoğunlukla yaşadığı ülkelerden gelen bütün ziyaretçilere potansiyel terörist muamelesi yapıldı. Göçmen alan ülkeler aldıkları Müslüman göçmenlere iş vermedikleri gibi, adeta potansiyel suçlu muamelesi yaptılar. Bu gelişmeler Müslüman ülkelerin birçoğunda “Batı soğukluğu” ve “ABD aleyhtarlığı” oluşmasına yol açtı.

Diğer taraftan “Usame Bin Ladin”in bir ABD beslemesi ajan, terörist olduğu ve bütün bu olan bitenin bir ABD senaryosu olduğu”na ilişkin görüşlerin de yoğunlukla medyada yer aldığı, buna karşın bu tarz yorumların “komplo teorisinden ibaret olduğu da, karşıt görüş olarak ortaya çıkmıştı. Fakat tüm medyanın mutabık olduğu veya mutabıkmış gibi göründüğü konu ise bu adamın ve örgütünün dünyanın tek ve son teröristi olduğuydu. Belki de yüzyılın teröristi denilebilecek bu adamın ölüm haberinin ardından şu soru akıllara gelmiyor mu? Madem bu adam dünyanın ortak düşmanıydı, neden bugünkü sonuca ulaşmak 10 yıl aldı?

Diğer taraftan baktığımızda, finansal sistemin 11 Eylül ertesinde gösterdiği negatif tepkinin şiddetini, Usame Bin Ladin’in ölümünün arkasından pozitif yönde göremiyoruz. Demek ki, finansal sistem her türlü riski fiyatlayıp özümsüyor ve zaman içinde tolere ediyor. Bu tolerans; piyasalar geliştikçe, likidite arttıkça, enstrümanlar çeşitlendikçe hem daha hızlı, hem de daha düşük maliyetle realize oluyor.

Geçtiğimiz 10 yıl içinde yüzyıla hatta bin yıla damgasını vuracak ve dünyayı çok kötü etkileyen terör, savaş veya savaş tedirginliği yaratan olaylara şahit olduk.

2001 11 Eylül ikiz kuleler saldırısı

2003 ABD Irak’ı işgal etti.

Sırbistan Başbakanı’na suikast düzenlendi.

2004 11 Mart’ta İspanya’da 3 tren istasyonuna bombalı saldırı düzenlendi. 190 kişi öldü. Eylemi El-Kaide üstlendi.

18 Mayıs’ta Irak geçici Hükümet Konseyi Başkanı Abdül Zahra Osman bombalı suikast sonucu öldü.

2005 23 Haziran’da Meksikalı Zapatista Ulusal Kurtuluş Ordusu adlı örgüt silahlı mücadeleye son verdiğini açıkladı.

2006 11 Mart’ta Bosna ve Kosova katili Miloseviç hapishanede öldü.

11Nisan’da İran uranyumu zenginleştirmeye başladığını açıkladı.

17 Mayıs’ta Danıştay 2.dairesine silahlı saldırı yapıldı. 1. Danıştay üyesi öldü, daire başkanı ve 3 üye yaralandı.

24 Mayıs’ta Egede bir Türk ve bir Yunan savaş uçağı çarpıştı.

3 Aralık’ta Iraktaki terör saldırısında 26 kişi öldü.

2007 19 Ocak’ta Gazeteci Hırant Dink suikast sonucu öldü.

19 Ocak’ta Sri Lanka’da Tamil gerillaları ile Ordu arasındaki çatışmada 376 kişi öldü.

28 Ocak’ta Irak’ın Necef kentinde direnişçiler ve askerler arasındaki çatışmada 250 direnişçi öldü.

27 Aralık’ta Pakistan’da miting alanında bombalı suikast sonucu Benazir Butto öldü.

2008 8 Ağustos’ta Rusya Gürcistan’ı bombaladı.

2009 4 Ocak’ta İsrail tanklarla ve 20.000 asker ile Gazze’ye girdi. Siviller ve çocuklar öldü.

11 Şubat’ta Azerbaycan Hava Kuvvetleri Komutanı suikast sonucu öldü.

27 Mart’ta Pakistan’da camiye intihar saldırısı düzenlendi, 48 kişi öldü.

4 Mayıs’ta Mardin’de düğün yerine terör saldırısı yapıldı, 45 kişi öldü.

2010 23 Kasım’da Kuzey Kore Güney Kore’ye ait bir adaya top ateşiyle saldırdı. Dünya savaşı korkusu yaşandı.

2011 2 Mayıs’ta El-Kaide terör örgütü lideri Usame Bin Ladin’in ABD askerlerince öldürüldüğü açıklandı.

Daha nice irili ufaklı, belki yüzlerce, belki binlerce terör olayını yazamamışızdır. Terör ve terörle mücadele açısından hiç de parlak bir yıl geçirmediğimiz anlaşılıyor. İnşallah 2 Mayıs iyiliklerin başlangıcının habercisidir.

DR. Emin çATANA

Takasbank Genel Müdürü

catana@turcomoney.com

1 Yorum

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

  • rumuz
    21 Mayıs 2011 15:37 - Reply

    Bunlar hep ABD’nin oyunları, 11 eylül’ü CIA bilgisi dışında yapmak mümkün mü, buna kargalar bile güler

  • Site Haritası