– Turizmin başkenti Antalya, 2,7 milyonluk nüfusu 937.8 milyar liralık Gayri Sayfi Yurtiçi Hasıla’sı ise Türkiye’nin en büyük 6. ekonomisi konumunda. Kişi başına düşen 14 bin dolar GSYH değerine göre ise Türkiye sıralamasında yirmi altıncı sırada yer alıyor. TÜİK’in verilerine göre geçen yıl elde edilen 61 milyar dolarlık turizm gelirinin 25 milyar doları Antalya’da elde edildi. Antalya’yı 2024 yılında 17,3 milyon turist ziyaret etti.
– Geniş konaklama kapasitesi, güçlü ulaşım altyapısı, iklimsel avantajlar ve küresel ölçekte tanınan destinasyon markası; kentin döviz kazandırıcı gelirlerini, istihdamı ve yan sanayileri doğrudan etkiliyor. Antalya’yı ziyaret edenler arasında Rusya, Almanya, Birleşik Krallık ve Polonya ilk dörtteki yeri kaptırmazken Ukrayna’nın payı savaş nedeniyle azaldı. Fransa ve Hollanda gibi ülkelerden gelen ziyaretçi sayılarında bir azalma ve istikrarsızlık gözleniyor.
– Antalya’da konaklama gelirlerinin omurgasını her zaman fiyat–doluluk dengesi belirledi; ancak 2025’te bu dengeyi ayakta tutmak, benzeri az görülen bir maliyet baskısı ve kur oynaklığı ortamında gerçekleşiyor. Hizmetler enflasyonunun tetiklediği ücret artışları ile enerji maliyetlerindeki yükseliş, işletmeleri oda başı kârlılığı yalnızca fiyat artırımıyla değil, toplam gelir ve net gelir perspektifiyle yönetmeye zorluyor.
– Düşük kur politikası turizm işletmelerinde doğal korunma imkânını (döviz bazlı gelirin TL ağırlıklı maliyetlerle dengelenmesi) zorlaştırıyor. Fiyat bantlarının döviz sepetine duyarlı ama misafir için yalın ve net görünecek şekilde kurgulanması, ön ödeme/iptal esnekliğinin kur oynaklığı dönemlerinde yeniden fiyatlanması ve tedarik sözleşmelerinde opsiyonlu madde kullanımı, brüt kârlılığı koruyan pratikler olarak öne çıkıyor.
– Antalya, Türkiye’nin örtüaltı üretiminde lider konumda. Yaş meyve–sebze ihracatında kalite, süreklilik ve lojistik hız; bölgenin rekabet gücünü belirleyen başlıca unsurlardır. 2024 yılında dünya genelinde gıda fiyatlarındaki oynaklığa rağmen Antalya, menşeli ürünlerin pazar payını korudu. 2025’in ilk yedi ayında ise özellikle Avrupa pazarına taze sebze ve meyve akışı güçlü seyretti. Kesme çiçekte lojistik standardizasyonu ve soğuk zincir kapasitesi, Antalya’nın katma değerini artıran tamamlayıcı alanlar olarak öne çıkıyor.
– Antalya OSB ve Antalya Serbest Bölge; gıda üretimi, ağaç işleme, yat imalatı, medikal ekipman, elektrik–elektronik ve metal işleme gibi alanlarda uzmanlaşma gösteriyor. Serbest Bölge son yıllarda yat imalatında küresel niş bir konuma yükselirken, medikal ekipman ve cihazlarda da ihracat kalemleri çeşitleniyor. Yeşil dönüşüm odaklı yatırımların (enerji verimliliği, atık yönetimi, karbon ayak izi ölçümü) hızlanması; bölgenin orta–uzun vadeli rekabetçiliği açısından kritiktir.
– Antalya OSB ve Serbest Bölge’deki firmalar için Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması uyumu adım adım planlanmalıdır. Karbon ayak izi ölçümü, enerji verimliliği yatırımları, yenilenebilir enerji kullanım oranının artırılması ve tedarikçi zincirinde sürdürülebilirlik standartlarının yaygınlaştırılması; ihracat pazarlarına erişimi güvence altına alacaktır. Finansman tarafında yeşil kredi ve sürdürülebilirlik bağlantılı kredi ürünleri değerlendirilmelidir.
– 2025 Ocak–Temmuz döneminde Antalya ihracatı yaklaşık 1,24 milyar dolara ulaştı; geçen yılın aynı dönemindeki 1,27 milyar doların bir miktar altında gerçekleşti. Yaş meyve–sebze, ağaç orman ürünleri ve makine/teçhizat öne çıkan kalemlerdir. Türkiye geneli bağlamda ise Temmuz 2025’te ihracat yıllık %11 artışla 25 milyar dolar seviyesinde tarihî bir zirveye taşındı; Ocak–Temmuz kümülatif artış %5,2 oldu. Bu makro zemin, yılın geri kalanında döviz kazandırıcı faaliyetler için destekleyici bir arka plan yaratıyor.
– Antalya’da yerleşik yabancı nüfus, ilçe dağılımında Alanya, Muratpaşa ve Konyaaltı ekseninde yoğunlaşıyor. 2025 başında Alanya’da yaklaşık 36,5 bin yabancı ikamet etmekte olup; merkez ilçeler Muratpaşa’da 28,700, Konyaaltı’nda 20,500 bandında bulunuyor. Kepez’de 7,900, Manavgat’ta 7,200, Kemer’de 5,300 yabancı ikamet ediyor. İl genelinde ilk sıradaki milliyet Rusya; onu Kazakistan, Ukrayna ve Almanya izliyor.
– TÜİK verilerine göre 2025 Haziran ayında Türkiye genelinde konut satışları yıllık %35,8 artarken, yabancılara satışta Antalya yine en çok tercih edilen il oldu. Konut sahipliğinde Antalya, 2022’de 21.860 adetle yabancıya satışta en yüksek yıllık düzeyine ulaştı. 2023’te 12.702, 2024’te 8.223 adete geriledi. 2025’in ilk yarısında yabancıya satış 3.162 gerçekleşti. Aylık bazda Antalya çoğu ayda Türkiye’de ilk iki il arasında yer aldı.
– Antalya ekonomisi, 2025 sezonu başında tedirginlik yaşadı. Ama fiyat düzeltmeleri ile turizmde rekorların tazelendi, tarım ve sanayide ise sürdürülebilirlik ve verimlilik odaklı dönüşümün hız kazandı. 2025 yıl sonu için temkinli iyimser senaryoda ziyaretçi sayısı 17–17,5 milyon bandında görünüyor. Tarımda lojistik ve standardizasyon yatırımları, sanayide yeşil dönüşüm adımları ve konut piyasasında dengeleyici politikalar; kentin rekabet gücünü ve yaşam kalitesini birlikte yükseltecek bileşenlerdir.
– Genel olarak Türk ekonomisi, daha dar anlamda ise Antalya turizmi için riskler ve farsatlar da var. Bunların başında jeopolitik riskler geliyor. Bölgesel gerilimler, uçuş trafiği ve talep üzerinde kısa dönemli etkileri olabilir. Küresel faiz seviyeleri, enerji fiyatları ve kur oynaklığı, TL’nin aşırı değerlenmesi, maliyet ve fiyatlama davranışlarını etkiliyor. Aşırı sıcak dalgaları, su kaynakları ve tarımsal verim üzerinde baskı yaratıyor. Buna karşılık gelir yönetimi, pazarlama ve tedarik zincirinde veri odaklı uygulamalar kârlılığı artırıyor.
Turizmin başkenti olan Antalya, TÜİK’in 2024 yılı verilerine göre 2,7 milyon nüfusa sahip. Antalya, yaklaşık 937 milyar 815 milyon TL gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) değeri ve bu değerden aldığı %3,53 pay ile Türkiye’nin en büyük 6. ekonomisi konumunda. Kişi başına düşen 14 bin dolar GSYH değerine göre ise Türkiye sıralamasında yirmi altıncı sırada yer alıyor. TÜİK’in verilerine göre geçen yıl elde edilen 61 milyar dolarlık turizm gelirinin 25 milyar doları Antalya’da elde edildi.
2023 yılında Antalya, yabancı ziyaretçi sayısında tarihî zirvelerden birini gördü. 2024 yılında ise toplam ziyaretçi sayısı 17,28 milyonla tüm zamanların rekorunu yeniledi. 2025 yılında sezonun ilk yarısında yavaş bir başlangıç görülse de yaz aylarında günlük geliş sayılarında rekorlar kırıldı. Eylül ortası itibarıyla kümülatif 12,8 milyon seviyesine yaklaşıldı. Bu görünüm, yıl sonu için 17–17,5 milyon bandını mümkün kılıyor.
Tablo 1. Antalya’ya Gelen Toplam Turist Sayısı
Kaynak: Antalya İl Turizm Müdürlüğü, AKTOB, Basın
RUSYA, ALMANYA, BİRLEŞİK KRALLIK VE POLONYA İLK DÖRTTEKİ YERİNİ KAPTIRMADI
Geniş konaklama kapasitesi, güçlü ulaşım altyapısı, iklimsel avantajlar ve küresel ölçekte tanınan destinasyon markası; kentin döviz kazandırıcı gelirlerini, istihdamı ve yan sanayileri doğrudan etkiliyor. Rusya, Almanya, Birleşik Krallık ve Polonya ilk dörtteki yeri kaptırmazken Ukrayna’nın payının savaş nedeniyle azaldığı görülüyor. Fransa ve Hollanda gibi ülkelerden gelen ziyaretçi sayılarında bir azalma ve istikrarsızlık gözleniyor.
Mavi Bayrak’ta Antalya 2025 listelerinde 233 plaj ile Türkiye liderliğini koruyor. Bu durum, destinasyonun çevresel kalite ve sürdürülebilirlik standartlarında üst düzey bir konumda olduğuna işaret ediyor. Ziyaretçi ülke çeşitliliği 2025 sezonunda artarken; Rusya ve Birleşik Krallık pazarları güçlü katkı vermeye devam ediyor.
Tablo 2. Ülke Bazında Antalya’ya Gelen Ziyaretçi Sayıları
Kaynak: Turizm Bakanlığı, Antalya Turizm İl Müdürlüğü, AKTOB, TÜİK.
Günlük uçuş ve yolcu rekorları, altyapının artan talebi karşılayabildiğini gösteriyor. Bu noktada yeni yapılan terminal ilaveleri ile Antalya Havalimanı yıllık yolcu kapasitesi 35 milyondan 82 milyona çıkarıldı.
Antalya’da turizmin farklı odak alanlarda geliştirilerek kapasiste artışının planlanmış olması Antalya’da son beş yılda konaklama arzını büyütürken piyasanın “arka yüzünde” konsolidasyon ve finansal sıkışma izleri belirginleşti. Bu süreçte 2024–2025 döneminde birkaç acente, tesis ve grup hakkında konkordato/iflas ve icradan satış haberleri kamuya yansıdı. Tüm bunlar sektör üzerinde operasyonel baskı yaratmış olup haberler vaka bazında olsa da, son iki yılda el değiştirme, borç yeniden yapılandırma ve satış dosyalarının görünürlüğü arttı.
Buna paralel olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre 2024 sonu itibarıyla Antalya yaklaşık 308 bin bakanlık belgeli oda ile Türkiye’de açık ara lider konumda. 2025’te Gazipaşa ve Manavgat’ta toplam 2 milyar TL’yi aşan yeni otel projeleri açıklandı. Antalya’da güçlü talebe rağmen yeni yatırımlar yüksek maliyetler ve küresel belirsizlikler nedeniyle daha “temkinli” seyrediyor.
Turizm ile kıyaslandığında daha sınırlı olmakla birlikte, Antalya’nın turizmin başkenti olması dolayısı ile turizmle birlikte gelişen ve tamamlayıcı bir özellik gösteren tarım, gıda ve sanayi ürünleri de ekonomi içerisindeki önemini giderek arttırıyor.
TURİZMDE SEZONSALLIK, GECELEME VE KİŞİ BAŞI HARCAMA
Antalya’nın turizm performansı, Nisan–Ekim döneminde yoğunlaşan klasik Akdeniz sezonsallığından etkileniyor. 2024 sezonunda Nisan ayından itibaren kademeli artışla Ağustos ve Eylül aylarında günlük uçuş ve yolcu rekorları gözlendi, 2025 sezonunda da benzer bir desen korundu.
Tablo 3. Ziyaretçi Gecelik Ortalama Harcama
Eurostat verilerine göre gecelik ortalama harcama, Almanya’da 136 Euro, Fransa’da 157 Euro seviyesinde. Dolayısıyla daha yüksek harcama potansiyeline sahip turistin çekilmesi önem arz ediyor.
Sezonsallığın yumuşatılması, konaklama sektöründe verimliliği ve gecelik ortalama harcamayı artırıyor ve işgücü planlamasını kolaylaştırıyor. Kişi başı harcamanın artırılması için ürün karmasında sağlık, spor, gastronomi ve doğa turizmi gibi niş segmentlerin payının yükseltilmesi öneriliyor. Geceleme süresi ve harcama artışı, döviz gelirlerinin kalıcı olarak yükselmesini sağlayacak başlıca kaldıraçlardır.
KAYNAK ÜLKELER VE PAZAR DERİNLİĞİ
2025 yazında Rusya ve Birleşik Krallık pazarları Antalya’ya en fazla katkıyı yapan iki ana kaynaktır. Almanya, Polonya, Hollanda ve İskandinav ülkeleri de güçlü talep eğilimlerini koruyor. Pazar çeşitliliği, jeopolitik ve kur şoklarına karşı gelir akışını dengeliyor; havayolu kapasitesinin yönetimi ve ortak pazarlama faaliyetleriyle birlikte destinasyonun risk profilini iyileştiriyor. Önümüzdeki dönemde Uzakdoğu ve Orta Doğu pazarlarında hedefli tanıtım çalışmaları, 12 aya yayılan talep için destekleyici olacaktır.
TURİZM GELİRLERİ, FİYATLAMA VE MALİYET DİNAMİKLERİ
Antalya’da konaklama gelirlerinin omurgasını her zaman fiyat–doluluk dengesi belirledi; ancak 2025’te bu dengeyi ayakta tutmak, benzeri az görülen bir maliyet baskısı ve kur oynaklığı ortamında gerçekleşiyor. Hizmetler enflasyonunun tetiklediği ücret artışları ile enerji maliyetlerindeki yükseliş, işletmeleri oda başı kârlılığı yalnızca fiyat artırımıyla değil, toplam gelir ve net gelir perspektifiyle yönetmeye zorluyor. Başka bir ifadeyle soru artık “fiyatı ne kadar artırabiliriz?” değil, “fiyat–doluluk değiş tokuşu sonunda net ve toplam oda başı geliri nasıl kalıcı biçimde büyütürüz?” sorusudur.
ESNEK VE ÖN ÖDEMELİ PLANLAR, UZUN KALIŞ VE ÜYELİK, AYNI GÜN İÇİNDE FARKLI ÖDEME/İPTAL KOŞULLARINA GÖRE AYRIŞMIŞ FİYATLAMAYI İÇERMELİ
Bu çerçevede dinamik fiyatlama, talep sinyallerini doğru okumaya dayalı bir yönetim refleksidir. Antalya’da sezon talep eğrileri homojen değil; kaynak pazar, ürün tipi ve sezon aşamasına göre fiyat esnekliği önemli farklılıklar gösterir. Sağlıklı bir kurgu, esnek ve ön ödemeli planlar, uzun kalış ve üyelik, aynı gün içinde farklı ödeme/iptal koşullarına göre ayrışmış fiyatlamayı içermelidir. Böylece oluşan bir fiyatlamaya bağlı gelir maksimizasyonu, “herkese tek etiket” mantığından çok daha tutarlı sonuç verecektir.
Paket tur anlaşmaları ile erken kapasite dolumu nakit akışı açısından cazibesini koruyor. Yüksek komisyon ve opsiyon maliyetleri nedeniyle operasyonel rahatlığın getirdiği finansal maliyet artıyor.
DÜŞÜK KUR POLİTİKASI, İŞLETMELERİ ZORLUYOR
Düşük kur politikası turizm işletmelerinde doğal korunma imkânını (döviz bazlı gelirin TL ağırlıklı maliyetlerle dengelenmesi) yetersiz kılıyor. Fiyat bantlarının döviz sepetine duyarlı ama misafir için yalın ve net görünecek şekilde kurgulanması, ön ödeme/iptal esnekliğinin kur oynaklığı dönemlerinde yeniden fiyatlanması ve tedarik sözleşmelerinde opsiyonlu madde kullanımı, brüt kârlılığı koruyan pratikler olarak öne çıkıyor. Enerji tarafında talep modeline bağlı, oda doluluğuyla senkron çalışan iklimlendirme ve aydınlatma göstergelerinin aylık hedeflerle takip edilmesi, iş gücü tarafında fonksiyonel ekipler, taleple ilişkili vardiya personeli, birim saat/oda verimliliğini misafir memnuniyeti skorlarıyla birlikte yönetme ihtiyacı doğuruyor. Maliyet yönetimi operasyonel ayrıntıların titiz bir süzgeçten geçmesini zorunlu kılıyor. Sürdürülebilirlik sadece tasarruf etme amacıyla değil, talep ve deneyimle birlikte ele alındığında bir anlam ifade ediyor. Yüksek sezonda kar maksimizasyonunu sadece fiyat rekabetiyle değil, paketlerdeki değer önerisiyle (deneyim, transfer, kişisel yeme-içme seçenekleri, esnek iptal gibi) sağlayabilen işletmelerin, doluluklarını fiyat düşürmeden de artırabilecekleri düşünülüyor.
Antalya’da 2025 sezonunda ve bundan sonraki süreçte başarı, fiyat–doluluk dengesini tek başına “fiyat azaltım/artırım” refleksiyle değil, dinamik ve veri odaklı bir yönetimle yeniden kurabilen işletmelerin olacaktır. Paket tur anlaşmalarını esneklik ve paylaşım prensipleriyle yeniden müzakere etmek; doğrudan kanalı, kişiselleştirilmiş teklif, fiyat bantlarını kur gerçekliğiyle uyumlu ancak sade tutmak, enerjiyi talep modeline eşitlemek ve işgücünde sürekliliği sağlamak, markalaşarak fiyatlama gücünü korumak, rekabetçi ve dalgalı bir pazarda, sürdürülebilir kârlılığın yolu olarak görünüyor.
ANTALYA, TÜRKİYE’NİN ÖRTÜALTI ÜRETİMİNDE LİDER
Antalya, Türkiye’nin örtüaltı üretiminde lider konumda. Yaş meyve–sebze ihracatında kalite, süreklilik ve lojistik hız; bölgenin rekabet gücünü belirleyen başlıca unsurlardır. 2024 yılında dünya genelinde gıda fiyatlarındaki oynaklığa rağmen Antalya menşeli ürünlerin pazar payı korundu. 2025’in ilk yedi ayında ise özellikle Avrupa pazarına taze sebze ve meyve akışı güçlü seyretti. Kesme çiçekte lojistik standardizasyonu ve soğuk zincir kapasitesi, Antalya’nın katma değerini artıran tamamlayıcı alanlar olarak öne çıkıyor.
Örtüaltı üretimde su verimliliği, gübre ve pestisit yönetimi ile biyoteknik mücadele uygulamaları sürdürülebilirlik hedeflerinin merkezindedir. Soğuk zincir kapasitesinin artırılması ve kesintisiz izlenebilirlik, özellikle Avrupa Birliği pazarında talep şartlarını karşılamak için elzemdir. Hasat, sınıflandırma ve paketlemede standardizasyon; birim fiyatı yükseltirken fire oranlarını azaltıyor. Lojistikte intermodal çözümler ve tedarik sürekliliği, ihracatçıların rekabet gücünü artırıyor.
Tablo 4. Antalya Tarım Ürünleri İhracatı (Son 5 Yıl)
Kaynak: 2023–2024 rakamları İl Tarım Müdürlüğü’nden, 2022–2021 ise il toplam ihracat ve tarım payı beyanlarından alınmıştır.
DEĞER BAZINDA ÖNE ÇIKAN ÜRÜNLER:
ÜRÜN BAZINDA (BAİB VERİSİ):
BAŞLICA İHRACAT PAZARLARI:
SANAYİ VE SERBEST BÖLGE: KÜMELENME VE KATMA DEĞER
Antalya OSB ve Antalya Serbest Bölge; gıda üretimi, ağaç işleme, yat imalatı, medikal ekipman, elektrik–elektronik ve metal işleme gibi alanlarda uzmanlaşma gösteriyor. Serbest Bölge son yıllarda yat imalatında küresel niş bir konuma yükselirken, medikal ekipman ve cihazlarda da ihracat kalemleri çeşitleniyor. Yeşil dönüşüm odaklı yatırımların (enerji verimliliği, atık yönetimi, karbon ayak izi ölçümü) hızlanması; bölgenin orta–uzun vadeli rekabetçiliği açısından kritiktir.
Antalya OSB ve Serbest Bölge’deki firmalar için Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması uyumu adım adım planlanmalıdır. Karbon ayak izi ölçümü, enerji verimliliği yatırımları, yenilenebilir enerji kullanım oranının artırılması ve tedarikçi zincirinde sürdürülebilirlik standartlarının yaygınlaştırılması; ihracat pazarlarına erişimi güvence altına alacaktır. Finansman tarafında yeşil kredi ve sürdürülebilirlik bağlantılı kredi ürünleri değerlendirilmeli; performans göstergeleri sözleşmelere net biçimde yazılmalıdır.
DIŞ TİCARET: İHRACATIN KOMPOZİSYONU VE 2025 EĞİLİMLERİ
2025 Ocak–Temmuz döneminde Antalya ihracatı yaklaşık 1,24 milyar dolara ulaştı; geçen yılın aynı dönemindeki 1,27 milyar doların bir miktar altında gerçekleşti. Yaş meyve–sebze, ağaç orman ürünleri ve makine/teçhizat öne çıkan kalemlerdir. Türkiye geneli bağlamda ise Temmuz 2025’te ihracat yıllık %11 artışla 25 milyar dolar seviyesinde tarihî bir zirveye taşındı; Ocak–Temmuz kümülatif artış %5,2 oldu. Bu makro zemin, yılın geri kalanında döviz kazandırıcı faaliyetler için destekleyici bir arka plan yaratıyor.
KONUT PİYASASI: YABANCI TALEBİ VE YEREL DİNAMİKLER
Antalya’da yerleşik yabancı nüfus, ilçe dağılımında Alanya, Muratpaşa ve Konyaaltı ekseninde yoğunlaşıyor. 2025 başında Alanya’da yaklaşık 36,5 bin yabancı ikamet etmekte olup; merkez ilçeler Muratpaşa’da 28,700, Konyaaltı’nda 20,500 bandında bulunuyor. Kepez’de 7,900, Manavgat’ta 7,200, Kemer’de 5,300 yabancı ikamet ediyor. İl genelinde ilk sıradaki milliyet Rusya; onu Kazakistan, Ukrayna ve Almanya izliyor. (Yaklaşık olan rakamlar yerel idari/ADNKS’ye dayalı haberleştirilmiş verilerden derlendi).
YABANCILARA SATIŞTA ANTALYA YİNE EN ÇOK TERCİH EDİLEN İL OLDU
TÜİK verilerine göre 2025 Haziran ayında Türkiye genelinde konut satışları yıllık %35,8 artarken, yabancılara satışta Antalya yine en çok tercih edilen il oldu. Konut sahipliğinde Antalya, 2022’de 21.860 adetle yabancıya satışta en yüksek yıllık düzeyine ulaştı. 2023’te 12.702, 2024’te 8.223 adete geriledi. 2025’in ilk yarısında yabancıya satış 3.162 gerçekleşti. Aylık bazda Antalya çoğu ayda Türkiye’de ilk iki il arasında yer aldı. Endeksa’nın ortalama konut fiyatlarını (2024’te 4,1 milyon TL, 2025’te 4,9 milyon TL) esas alan kaba bir hesap yapacak olursak işlem hacmi 2022’de 79 milyar TL, 2023’te 51 milyar TL, 2024’te 34 milyar TL, 2025/İlk 6 ayda 15,5 milyar TL düzeyinde tahmin edilebiliyor. İlçe bazında satışlarda Alanya yıllardır ilk sırada olup Muratpaşa ve Konyaaltı 2 ve 3. sırada yer alıyor.
Yabancı talebinin yoğun olduğu ilçelerde erişilebilirlik baskıları artabiliyor. Arz tarafında yeni konut üretiminin hızlandırılması, kentsel dönüşüm projelerinde finansman çeşitlendirmesi ve orta gelir gruplarına yönelik uzun vadeli kredi modelleri önem kazanıyor. Yabancı talebinin yüksekliği; yeni konut üretimi, kiralık piyasası ve erişilebilirlik politikalarını birlikte ele alma gereğini ortaya koyuyor. Kısa dönemli kiralık piyasasının düzenlenmesi ve turistik bölgelerde konut–konaklama dengesi, kentin uzun vadeli yaşam kalitesi ve turistik çekiciliği açısından birlikte ele alınmalıdır.
MAKRO BEKLENTİLER VE 2025 YIL SONU SENARYOSU
TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’nin Eylül 2025 sonuçlarına göre yıl sonu TÜFE beklentisi %29,86, yıl sonu USD/TRY beklentisi ise 43,85 seviyesindedir. Büyüme beklentileri %3 civarında yoğunlaşıyor. Bu görünüm; 2025 turizm gelirlerinin güçlü seyrine işaret ederken, maliyet tarafında enerji ve işgücü giderlerinde ılımlı artış varsayımını besliyor. Kur ve fiyatlama davranışları başta konaklama ve yeme–içme olmak üzere hizmetler enflasyonu üzerinden kârlılık dinamiklerini etkileyebilir. Dolayısıyla 2025’in geri kalanı için turizmde fiyat–dolum dengesi, konutta arz–talep dengesi ve tarımda lojistik standardizasyonu kritik belirleyiciler olacaktır.
POLİTİKA VE İŞ STRATEJİSİ ÖNERİLERİ
ANTALYA İLİ İÇİN UYGULANAN TEŞVİK VE DESTEKLER
Antalya “1. Bölge” kapsamında olup bölgesel/genel teşvik enstrümanları KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, SGK işveren primi desteği, yatırım yeri tahsisi gibi sektör/ölçeğe göre değişiyor. En son düzenleme olan 9903 sayılı karar 30 Mayıs 2025 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmış olup yürürlüktedir. Destek türlerinin kapsamı ve güncel oranları bu karar ve uygulama tebliğinde belirleniyor. Antalya’da yatırım yapmak isteyecek yatırımcıların başvurabilecekleri destekler özetle aşağıdaki gibidir:
Bu kapsamda KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi (yatırıma katkı), SGK işveren hissesi desteği, faiz/kâr payı desteği, yatırım yeri tahsisi sağlanıyor. E-TUYS üzerinden başvuru yapılmakta olup, turizm, “hizmet sektörü yatırımları” kapsamında destekleniyor.
Hazine/orman vb. kamu arazilerinin turizm yatırımı amaçlı tahsisi (irtifak/kiralama/üst hakkı) içeriyor. Bakanlık periyodik “Kamu Taşınmazı Tahsis Duyuruları” ve “Tahsis Şartnamesi” ile ilana çıkıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı; Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgeleri ile Turizm Merkezleri içinde plan yapma/onaylama yetkisine sahip olduğundan süreçler tek elden hızlandırıldı.
Belirlenen hat ve havalimanlarına turist getiren A grubu seyahat acentalarına sefer başına nakdi destekler Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından tebliğ bazlı veriliyor.
2025 çağrısı aktif olup Antalya için 4 öncelik ilan edildi:
2025 Teknik Destek Programı: Kurumsal kapasiteyi artırmaya dönük eğitim/danışmanlık vb. faaliyetler için 6 aya kadar destek; yeşil ve dijital dönüşüm öncelikli. İlave temalara yönelik yıl içinde başka çağrılar da açılabiliyor.
Girişimci Destek Programı 2025’te güçlendirildi; üst limit 2 milyon TL’ye çıkarıldı (kapsam: kuruluş gideri, makine-teçhizat, mentorluk vb.; alt kalem ve oranlar iş planına göre).
İş Geliştirme Desteği 2025 dönemsel başvurularla açıldı; personel, makine-teçhizat vb. kalemler proje kurgusuna göre destekleniyor.
1507 KOBİ Ar-Ge Başlangıç – 2025/2. çağrı açıldı (hibe). Ar-Ge proje giderlerinin önemli kısmı karşılanıyor.
1711 Yapay Zekâ Ekosistem Çağrısı – 2025’te açıldı; akıllı tarım, iklim sürdürülebilirlik, akıllı üretim vb. alanlarda şirket+kamu/üniversite işbirliği projelerine destek veriliyor.
Teknopark (Antalya OSB Teknopark): Bölgede yürütülen yazılım/Ar-Ge/tasarım faaliyetlerinden elde edilen kazançlarda gelir/kurumlar vergisi istisnası 31.12.2028’e kadar, ilgili personel ücretlerinde GV stopajı & damga vergisi istisnası; proje ekipmanlarında gümrük/damga harç istisnaları sağlanıyor.
5746 (Ar-Ge/Tasarım Merkezleri): Ar-Ge indirimi, GV stopaj teşviki, damga vergisi ve SGK işveren hissesi destekleri verilmekte olup 2025/33007 Resmi Gazete ile güncellenen tebliğ hükümleri geçerlidir.
5973 sayılı Karar kapsamındaki UR-GE, marka/TURQUALITY®, fuar, pazara giriş, tasarım vb. destekler; güncel uygulama ve genelgeler Bakanlığın sayfasında bulunuyor.
Türk Eximbank üzerinden kısa/orta-uzun vadeli ihracat kredileri ve ihracat kredi sigortası programları uygulanıyor.
Teminat açığı bulunan bölge KOBİ’leri için Kredi Garanti Fonu kefaletiyle yatırım/işletme paketleri sağlanıyor.
IPARD III (2021-2027): 2025 çağrı takvimi yayımlandı. 81 ilde başvuru alınıyor. Antalya’daki tarımsal işletmeler, işleme-pazarlama ve kırsal yatırım projeleri için hibe fırsatları bu kapsamda takip edilmelidir.
2025–2027 Tarımsal Destekleme Modeli: Baz ödeme katsayısı, ürün/havza bazlı ek ödemeler, mazot-gübre/fark ödemesi vb. unsurlarla güncellendi.
İŞKUR İşbaşı Eğitim Programları: İşe alım öncesi beceri kazandırma; program süresince katılımcı maliyetlerinin İŞKUR tarafından karşılanması gibi avantajlar bulunuyor.
Ayrıca Antalya Serbest Bölgesi (ASBAŞ) 3218 sayılı Kanun ve güncel düzenlemeler serbest bölgelerde üretim-odaklı firmalar için vergi ve gümrük avantajları, kar transferi, AB serbest dolaşım belgeleri ve işlem kolaylığı gibi imkânlar sağlıyor.
Riskler ve Fırsatlar (2025–2026)
SENARYO ANALİZİ: 2025 YIL SONU
2025 YIL SONU İÇİN İYİMSER SENARYOYA GÖRE ANTALYA, 17-17,5 MİLYON TURİST AĞIRLAYACAK
Antalya ekonomisi, 2025 sezonu başında tedirginlik yaşasa da fiyat düzeltmeleri ile turizmde rekorların tazelendiği, tarım ve sanayide ise sürdürülebilirlik ve verimlilik odaklı dönüşümün hız kazandığı bir yılın içinde. 2025 yıl sonu için temkinli iyimser senaryoda ziyaretçi sayısı 17–17,5 milyon bandında görünüyor. Tarımda lojistik ve standardizasyon yatırımları, sanayide yeşil dönüşüm adımları ve konut piyasasında dengeleyici politikalar; kentin rekabet gücünü ve yaşam kalitesini birlikte yükseltecek bileşenlerdir. Bu dosyada önerilen politika ve stratejilerin ve özellikle farklı alanlarda turizmi 12 aya yayan politikaların hayata geçirilmesi, 2026 ve sonrası dönemde de istikrarlı büyümenin anahtarı olacaktır.
Prof. Dr. Mehmet Yazıcı
Antalya Bilim Üniversitesi İktisati, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı
yazici@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.