Son Haberler

AVRUPAYI BİRLEŞTİREN KAVŞAK FRANSA

Avrupa Birliği içerisinde en büyük alana sahip olan Fransa’ya; Belçika, Lüksemburg, Almanya, İsviçre, İtalya ve İspanya komşuluk yapıyor. Türkiye’ye yaklaşık 3 saatlik uçuş mesafesi bulunan ve deyim yerindeyse Avrupa’nın kalbinde yer alan Fransa, diğer AB ülkelerinde bulunan önemli sanayi ve ticaret noktalarına ulaşım açısından ideal bir konumda. Fransa, güneyden İtalya’nın sanayi merkezi Po Ovası‘nı, Kuzey Batıda İngiltere’deki sanayi merkezilerini, güneyden ise İspanya’nın Katalan bölgesinden güneydoğuda İtalya’nın ortasına kadar uzanan Akdeniz Bölgesi’ni birleştiren kavşakta yer alıyor. Dünya ekonomisinde ticaret hacmi en yüksek ilk beş ülke arasında yer alan Fransa, AB’nin dünya ticaret politikalarının belirlenmesinde önemli bir role sahip. Fransa, 2013 yılında dünyanın en büyük GSYİH sıralamasında ABD, çin, Japonya ve Almanya’dan sonra 5. sırada yer alıyor…
Fransız ekonomisinin 1990’lı yıllardan bu yana süregelen başlıca ekonomik sorunları sırasıyla; düşük büyüme hızı, delokalizasyon (uluslararası rekabet dolayısıyla üretim maliyetlerinin yüksek kalması nedeniyle fabrikalarının üçüncü ülkelere taşınması) nedeniyle artan işsizlik, bütçe açıkları ve sosyal güvenlik sistemindeki açıklarıdır. Reel büyüme 2013 yılında % 0,3 seviyesinde gerçekleşti. 2014 yılı için %0,7 olarak öngörülüyor. 2013 yılı Ağustos ve Eylül aylarında %1 olan tüketici fiyat enflasyonu (AB uyumlaştırılmış) Ekim ayında %0,7’ye geriledi. 2014 yılında ise KDV artışlarının etkisiyle zayıf talebin devam etmesi ve dolayısıyla enflasyonun %1,1 olacağı tahmin ediliyor.

marka_kalite_luksun_adresi_fransa_3.jpg

CUMHURBAŞKANI SüPER GüCE SAHİP

Fransa’da Cumhurbaşkanı 5 yıllık bir süre için doğrudan seçiliyor. Yürütmenin devamını sağlamakla yükümlü olan Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kuruluna başkanlık ediyor, başbakanın atamasını yapıyor, dış ilişkiler ve savunmaya ilişkin en kritik alanda sorumluluğu üstleniyor, uluslararası anlaşmaları imzalıyor ve orduyu yönetiyor. Başbakan ise gündeme ilişkin diğer konulardaki faaliyetleri yönlendiriyor. Fransız Parlamentosu, ülkenin ana yasama organıdır. Milletvekilleri 5 yıllık süre için doğrudan halkoyu ile seçilir. Senatörler ise Parlamento tarafından 9 yıllığına seçiliyor. Senato‘nun yasama gücü sınırlıdır: Senato ile Parlamento arasında anlaşmazlık olması durumunda son söz Parlamento‘ya ait. Parlamento‘nun gündemini belirlemede hükümetin önemli rolü var.

65 MİLYONLUK NüFUSTA GöçMEN SAYISI 4 MİLYON

2014 yılı itibariyle ülkenin nüfusu 65,8 milyon civarında. Toplam nüfusunun yüzde 18’i Paris’te yaşıyor, en kalabalık kentler; Lyon, Marsilya ve Toulouse olarak öne çıkıyor. ülkede çoğu Fransız vatandaşlığına geçen yaklaşık 3,8 milyon göçmen bulunuyor. Göçmen nüfus içerisinde en büyük paya sahip olan gruplar ise sırasıyla; Portekiz (yüzde 13,1), Cezayir ( yüzde 12,4) ve Fas (yüzde 11) kökenliler oluşturuyor. 4. sırada bulunan Türk nüfusu ise yaklaşık yüzde 5.9’luk pay ile 222 bin kişi civarında. Resmi olmayan rakamlara göre Türk nüfusu yaklaşık 600 bin olarak tahmin ediliyor.

çALIŞMA SüRESİ 35 SAATE İNDİ REKABET GüCü ZAYIFLADI

Sosyal devlet olmanın sonucu olarak, iş dünyası yüksek düzeyde sosyal prim ve vergi ödeyen, işçilerinin haftalık çalışma süresini zorunlu olarak 35 saat ile sınırlandırmak zorunda kalan Fransız özel sektörünün, bu yükler nedeniyle diğer gelişmiş ülkelere göre rekabet gücü zayıfladı. Bu nedenle 35 saat uygulamasının ardından, fazla mesai yapan çalışanların (35 saatten fazla) gelirlerinden vergi indirimleri yapılmasına karar verilerek, fazla mesai teşvik edilmeye başlandı.

İSTİHDAM-İŞGüCü İSTATİSTİKLERİ

fransa_turk_firmalari_icin_dogru_adres_4.jpg

FRANSA’YA SEKTöREL BAKIŞ

SANAYİDE OTOMOTİV öNE çIKIYOR

Bilim sanayi Ar-Ge ve inovasyona büyük önem veren Fransa’nın imalat sanayisi, beş ana bölgede yoğunlaşıyor. Paris ve çevresi çok çeşitli sanayi dallarının çekim bölgesi olurken, kuzeydoğu Fransa (Nord-Pas-des-Calais) demir çelik, çeşitli metal sanayileri ve otomotivde öne çıkarken, Lyon bölgesi kimya sektöründe, Toulouse bölgesi havacılık ve uçak üretiminde, büyük Paris ve Alsace bölgeleri de KOBİ düzeyinde çok çeşitli hizmet ve üretim dallarında öne çıkıyor. Fransa, sektörel anlamda geniş yelpazeli bir imalat sektörüne sahip. çeşitli ara, sermaye ve tüketim malları üretimi yapılan Fransa’da öne çıkan sanayi sektörleri havacılık ve otomotivdir. Otomotiv sektörü, yarattığı katma değer ile milli gelirin % 6’sını oluşturuyor ve 272 bin kişiye istihdam sağlıyor. En büyük firmalar Renault, PSA Peugeut ve Citroen’dir. Fransa’nın kimya (eczacılık) sektörü, Avrupa’nın en büyüğü olarak İngiltere ve Almanya’yı geride bırakıyor. Sektörde irili ufaklı 300 şirket bulunuyor.

HIZLI TREN VE HAVACILIKTA DüNYA DEVLERİ: TGV VE AIRBUS

Ulaştırma sektöründe hızlı trenleri (TGV) üreten Al¬stom firması öne çıkıyor. Havacılık sektöründe öne çıkan AIRBUS firması da dünyanın en büyük uçak üreticilerin¬den biri. Bu sektörlerin hepsinin sabit harcamaları ve Ar-Ge giderleri çok yüksek. Söz konusu yüksek sabit giderler çoğunlukla devlet tarafından finanse ediliyor.

TURİST SAYISI 80 MİLYONA TIRMANDI

Fransa, ülkeye giren kişi sayısı dikkate alındığında dünya turist akışı bakımından ilk sırayı alan ülke. Fransa, 2008 yılında, dünya turist hacminin % 10’ununu teşkil eden 79 milyon uluslararası turisti ağırladı. ülkeyi turistler açısından çekici kılan başlıca özellikleri; doğal güzellikleri, tarihi zenginliği, büyüleyici mimarisi, mutfak mirası ve iyi gelişmiş taşımacılık alt-yapısıdır. Ayrıca Fransa, sportif ve kültürel olaylar ile turistik açıdan yeni olanaklar sunuyor. Turizm sektörü yaklaşık 900 bin kişiyi istihdam ediyor.

TARIM VE HAYVANCILIK

Verimli tarım alanına sahip olan Fransa, Avrupa Birliği’nin birinci tarım ülkesi konumunda. Tahıl, şeker pancarı, şarap, meyve-sebze ve süt ürünleri başlıca ürünleri oluşturuyor. Fransa, ABD’den sonra dünyanın en büyük tarım ürünleri ihracatçısı konumunda.

MüTEAHHİTLİK HİZMETLERİ VE İNŞAAT

Fransız gayrimenkul ve inşaat sektöründe sürdürülebilir gelişim için çevre dostu (yeşil) yapılara artan oranda ilgi gösteriliyor. Fransız hükümeti de düşük veya sıfır enerji tüketen evlerin geliştirilmesi konusunda kararlılık gösteriyor. Fransa’da devletin altyapı ve ulaşım sektörlerinin gelişimine verdiği önem dolayısıyla inşaat sektörü hem çok gelişmiş, hem de devlet kontrolünde kalmış durumda. Fransız inşaat sektörü, Paris’teki iş merkezi bölgesi olan La Defense’ın geliştirilmesinden otoyol inşaatlarına ve devletin koruyuculuğu altında uluslararası müteahhitlik ihalelerinin alınmasına kadar çok çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyor. Fransız hükümeti karayolu onarımı, yüksek hızlı tren için demiryolu, baraj, kanal, üniversite kampusu yapımı konusunda yatırımları öneriyor. Bu projeleri alacak şirketlerden uzun dönemli bakımın da üstlenilmesi bekleniyor.

ENERJİNİN YüZDE 78’İ NüKLEER SANTRALLERDEN KARŞILANIYOr

Fransa petrol bağımlılığını başka enerji kaynakları bularak azaltmak, enerji ithalatını Norveç gibi daha istikrarlı ülkelerden yapmak ve yerel enerji üretimini artırmak şeklinde özetlenebilecek uygulamalar sayesinde daha çok elektrik ve gaz tüketiyor. Nükleer enerji, Fransa’da enerji üretiminde önemli bir rol oynuyor. Fransa’nın tükettiği elektriğin yaklaşık % 78’i nükleer enerjiden üretiliyor. 59 adet nükleer ünitesi var. Ayrıca bu üretimde yenilenebilir enerjinin ve rüzgar enerjisinin payı % 10, klasik termik santrallerin (kömür ve petrol) üretimdeki payı ise % 12.
DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE (DYS)

dogrudan_yabanci_sermaye_dys.jpg

FRANSA’YA EN çOK HANGİ üLKE YATIRIM YAPIYOR?

Fransa, eğitimli işgücü, kaliteli altyapısı ve büyük pazarı dolayısıyla önemli ölçüde doğrudan yabancı sermaye çeken bir ülke. Fransa’da şirket kurmak isteyen yabancılar için herhangi bir kısıtlama yok. Ancak diğer gelişmiş ülkelere kıyasla düşük düzeyde Ar-Ge yatırımları, yüksek vergi yükü ve ağır bürokrasisi nedeniyle yabancı sermaye çekmede gerçek potansiyelini yakalayamıyor. Hatta Fransız firmaları Doğu Avrupa, Uzak Doğu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’nın düşük vergi ve ucuz işgücünden yararlanmak için yurtdışına yatırım yapıyor. Fransa’ya en çok doğrudan yabancı sermaye yatırımında bulunan ülkeler sırasıyla; Hollanda, İngiltere, ABD, Almanya, Belçika, İsviçre, İtalya, Japonya, İspanya ve Kanada’dır.

TüRKİYE’YE EN FAZLA YABANCI SERMAYE FRANSA‘DAN GELİYOR

2011 yılında Fransa, şirket kuruluşlarında Türkiye‘ye en fazla yabancı sermaye ile yatırımda bulunan ülke oldu. Yabancı sermaye değerine göre incelendiğinde, 125 Fransız yatırımcının firma kuruluşu için taahhüt ettikleri yabancı sermaye değeri toplam içerisinde yüzde 50,90 pay ile 883 milyon 318 bin 272 lira oldu.

FRANSA’NIN DIŞ TİCARET GöSTERGELERİ (MİLYON DOLAR)

fransa_turk_firmalari_icin_dogru_adres_5.jpg

BANKACILIK

Fransa’daki bankacılık sistemi, ülkedeki iş çevrelerinin büyük kısmını kontrol eden büyük bir kurum etrafında merkezileşmesi bakımından Almanya’daki bankacılık sistemine benziyor. Söz konusu kurum, merkezi Paris kentinde bulunan Fransız Merkez Bankasıdır (Bank of France).

VERGİ VE TARİFELER

1996’dan itibaren Türkiye ile Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasında sanayi ürünleri ticaretinde Gümrük Birliği uygulaması var. Fransa, AB üyesi olarak gümrüklerinde üçüncü ülkelere (Türkiye dahil olmak üzere) diğer AB ülkeleri ile birlikte ortak gümrük tarifesi uyguluyor.

TüRKİYE FRANSA’DAN NE ALIYOR, NE SATIYOR?

Fransa’nın, Türkiye’ye ihracatında otomobil, otomobil yan sanayi ile uçaklar ve uçak motorları, demir-çelik ürünleri ve eczacılık ürünleri belli başlı kalemlerde başı çekiyor. Bu ürünler, Fransa’nın Türkiye’ye ihracatı içinde toplam yüzde 33’lük payı ifade ediyor. Fransa’nın, Türkiye’den ithalatında ise ilk sırada otomobiller ve tamamlayıcı içerikte yan sanayi ürünleri yer alıyor. İç giyim, deri ürünleri hariç olmak üzere dış giyim, beyaz eşya ise diğer önemli ithalat kalemlerini oluşturuyor. Otomobillerin ve yan sanayi ürünlerinin Fransa’nın, Türkiye’den ithalatındaki payı yüzde 39. Dış giyim hariç tutulmak üzere, iç giyim, örme mamuller ve tekstil ürünleri ise yaklaşık olarak 19’luk bir paya sahip. Otomobil ve yedek parça sektöründe Fransa ve Türkiye arasında sanayi açıdan tamamlayıcılık sözkonusu. Uçak ve savunma sanayi ürünleri de ikili ticarette önemli bir kalemi oluşturuyor.

fg_38.jpg

PAZARDA NELERE DİKKAT ETMELİ?

Fransa’da ticari ilişkiler uzun vadeli plan ve programlar hedef alınarak kuruluyor. Bu nedenle Fransızlar, iş ilişkilerini uzun zamana yayar. Fransız firmalarla temasa geçmek için uzun süre önceden randevu almak gerekir. Planlı hareket edilmeli ve iş ilişkisinde güven sağlanmalı. Fransa’daki iş adamları ticari ilişkilerinde risk almaya yanaşmaz ve belirsizlikten kaçınma eğilimi içinde olur. Ayrıca, firmalar/müşteriler ile yakın ilişki ve temas içerisinde olunması Fransızların tercih ettiği bir davranıştır. Fransızlar ölçülü olmak kaydıyla samimiyete değer verir. Ancak, iş görüşmeleri analitik, eleştirel ve mantıklı konuşma ve fikirler paralelinde geçer. Uygulanması planlanan bir proje tüm ayrıntıları ile birlikte incelenir. İş görüşmeleri aracı kimseler ile yapılmaz. Fransa’da fuarlara devamlı katılım da gerek yeni iş bağlantılarını yapılması gerekse mevcut ilişkilerin pekiştirilmesinde verimli sonuçlar verir. Buna ek olarak Fransa‘nın Afrika bağlantılarının da, özellikle fuarlar aracılığıyla firmalarımıza fırsatlar sunduğu unutulmamalı.

MEVZUAT VE BüROKRASİ ZORLUYOR

Piyasaya yeni girecekler açısından mevzuatın karışık olması ve ağır bürokrasi önemli bir engel oluşturuyor. Bu sorunların aşılması için iyi bir avukat ve muhasebeciye ihtiyaç var! Şirket kurmanın ağır bir yük getirmesi ve bürokratik sıkıntılar nedeniyle Fransa’da, satış ağırlıklı

TüRKİYE’DEKİ FRANSIZ ŞİRKETLERİ

Türkiye’de faaliyet gösteren yaklaşık
400 Fransız şirketi var. Bunlardan en önemlileri;
Benzin: Total
Süpermarket: Carrefour,
Seyahat: Air France, Clubmed
Kültür: Fransız Kültür Merkezi
Giyim: Pierre Cardin, Petek Philippe, Lacoste, Fred, Givenchy, Minelli, Christian Lacroix, Rene Derby, Sonie Rykiel, Cacharel, Hermes, Berluti, Lancel
Otomobil: Peugeot, Renault, Citroen, Michelin
Bilgisayar İletişim: Sagem
İnşaat: Lafarge, Weber
İlaç: Sanafi Aventis, Servier, Novalgin, Guerbet, Pierrre Fabre, Allegra, Nicroderm, Novahistine
Kırtasiye: bic
Mutfak: Tefal
Kozmetik: Loreal, Vichy, Bioterm, Dulcia, Lancome, Orlane, Roc, Azzaro, Chanel, Guy Laroche
Endüstriyel ürünler: Schneider, Areva, Legrand, Helita, Franklin, Snr
çelik Sektörü: Arcelor
Denizcilik: Benetteau
Bank-Finans: BSGV, TEB, Başak Emeklilik, Başak Sigorta
Yemek: Sodex ho, Brie, Lepetit, Garemont, Etorki
Bebek-çocuk: Bledina, Mellin, Petit Bateau
İçecek: Mahou, Orangina, Perrier, Dorville
Otel: Motel 6, Novotel, Sofitel, Studio6
Müzik: RCA, Prp Wonder
Yoğurt: Danone, Yaplait

FRANSA’DAKİ TüRK ŞİRKETLER

Fransa’da faaliyet gösteren yaklaşık 30 Türk şirketi bulunuyor. Bunların en önemlileri; Türk Hava Yolları İş Bankası, Beko, Vestel France, Toprak Seramik, OTOKAR, MARTUR, CREA Concept olarak öne çıkıyor.

THY PARİS MüDüRü RAFET ŞIŞMAN:
TURKISH AIRLINES PARIS DIRECTOR RAFET SISMAN:
THY, FRANSA’DA UçTUĞU ŞEHIR SAYISINI 6’YA YüKSELTIYOR

Dünyanın global markası THY, yaklaşık yarım asırdır iki rüya şehir İstanbul ve Paris’i konforlu uçuşlarıyla birbirine bağlıyor. İstanbul’dan Fransa’da 5 noktaya tarifeli sefer düzenleyen THY, Haziran’da başlatacağı Bordeaux seferleriyle Fransa’da uçtuğu nokta sayısını 6’ya çıkarıyor.
Sefer yaptığı 106 ülke, 246 noktayla dünyada en fazla ülkeye uçan havayolu şirketi olan Türk Hava Yolları, Fransa’da sefer yaptığı şehir sayısını 6’ya çıkarıyor. Bundan 46 yıl önce Fransa’da ilk uçuşu başkent Paris’e gerçekleştiren Türk Hava Yolları; İstanbul Sabiha Gökçen (Sadece Paris’e) ve Atatürk Havalimanı’ndan Fransa’nın Paris, Lyon, Toulouse, Marsilya ve Nice şehirlerine haftada toplam 73 sefer düzenliyor.

Haziran ayında başlayacak Bordeaux seferleriyle birlikte Fransa’da tarifeli sefer düzenlenen hat sayısını 6’ya yükseltecekleri müjdesini veren Türk Hava Yolları Paris Müdürü Rafet Şişman şu görüşleri dile getiriyor: “Dünya’nın iki önemli marka şehri olan İstanbul ve Paris arasında ulaşım hizmeti sağlıyoruz. Herkesin rüyalarını süsleyen bu iki şehir arasında verdiğimiz hizmette kalitemiz ve konforumuzla dikkat çekiyoruz. Konumu ve kapasitesi itibariyle Avrupa’nın önemli noktalarindan biri olan Paris’e dünyanın önde gelen birçok havayolu şirketi sefer düzenliyor. Bu anlamda güçlü rakiplerin faaliyet gösterdiği bir pazardayız buna rağmen pazarda iddialı bir yere sahibiz. Günlük sefer sayımızın birden fazla olması bize önemli bir esneklik ve avantaj sağlıyor. Doluluk oranımız 2013 yılında, bir önceki yıla göre rekor oranda artışla yüzde 83’lere yükseldi. Geçen yıl Paris’ten Istanbul’a taşıdığımız yolcu sayısı da önceki yıla oranla yüzde 30 artış gösterdi. 2014 yılı sonunda yolcu sayımızda yüzde 20’lik artış hedefliyoruz. Yolcu taşımacılığının yanında kargo taşımacılığı hizmeti de sunuyoruz. Kargo taşımacılığı Fransa’da oturmuş olduğundan rekabet şartları zorlu diyebiliriz. Sektör, geçen yıl yüzde 2.3 oranında daraldı. Daralan piyasaya karşın Türk Hava Yolları olarak 2013 yılında, bir önceki yıla göre kargo taşımacılığında yüzde 20’lik artış sağlamayı başardık. Avrupa’nın en büyük kargo taşımacılık sektörüne sahip olan Fransa’da yüzde 2 olan pazar payımızı önümüzdeki dönemde daha da arttırmayı hedefliyoruz.”

TURİZM PASTASI çOK BüYüK

Dünyanın birçok ülkesinden Paris’e turist geldiğini ve Fransa’nın sahip olduğu nüfustan daha fazla turist çekerek, yılda 80 milyon insanı konuk ettiğini belirten başarılı Müdür Rafet Şişman, turizm sektöründe büyük bir pasta olduğunun altını çiziyor ve şu görüşlere yer veriyor: “Dünya hava trafiğinin yüzde 66’sı Türk Hava Yolları’nın transfer merkezi İstanbul üzerinden geçiyor. ülkemize ve İstanbul’a 3 saatlik menzil içinde 41 ülke, 78 şehir, 4 saatlik menzil içinde 53 ülke, 118 şehir, 5 saatlik menzil içinde 66 ülke, 143 şehir bulunuyor. Biz İstanbul’dan dünyanın 246 noktasına sefer gerçekleştiriyoruz. Merkezi konumumuz, güçlü uçuş ağımız ve global markamız Fransız yolcumuzun da ilgisini çekiyor. Bu ilgi elbette Fransa hatlarımıza olumlu yansıyor. En çok yolcu taşıdığımız Türkiye ötesi noktalar Afrika, Ortadoğu, Uzakdoğu ve Türki Cumhuriyetler olarak öne çıkıyor. öte yandan Türk Hava Yolları’nın, Afrika’da güçlü bir marka olması ve bu pazarlarda ağırlığını arttırması da Fransa hatlarımıza önemli avantaj sağlıyor. Yolcu profilimiz de genişleyen uçuş ağımızla beraber giderek zenginlesiyor. Büyük oranda turistik amaçlı seyahat eden yolcularımıza hizmet veriyoruz. Ancak iş amaçlı seyahatlerin oranı da gün geçtikce artıyor . “

TURİZM ELçİSİ GİBİ çALIŞIYORUZ

Fransa’da kendi satış ofisleri, acente, sanal acente ve tur operatörleri üzerinden bilet satış hizmeti sunduklarını anımsatan Rafet Şişman, “Biz sadece kaliteli ve konforlu uçuş hizmeti sunmuyoruz aynı zamanda Türkiye’nin gönüllü tanıtım elçisi gibi ülkemizi, Fransa’ya anlatıyoruz. Buradaki tur operatörleri, acenteleri ve gazetecileri yılın belli dönemlerinde ülkemize götürüyoruz ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin cennet köşelerini görmelerini, yakından tanımalarını sağlıyoruz. Aynı şekilde Türkiye’dekilere de, Fransa’yı anlatıyoruz ve böylelikle karşılıklı olarak iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkı sunmaya çalışıyoruz. Bu tanıtım ve bilgilendirme toplantılarını sadece Fransa ve Türkiye’yle sınırlı tutmuyoruz. Son olarak çin’e gittik ve orada çeşitli toplantı ve etkinliklerle Türk Hava Yolları’nın farkını anlattık. İşimizi en iyi şekilde yaparken, ülkemizi tanıtmak ve adeta bir turizm elçisi gibi çalışmak bize gurur veriyor” açıklamasını yapıyor.

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Site Haritası