Son Haberler

İŞTE BANKALARIN 9 AYLIK PERFORMANSI

iste_bankalarin_9_aylik_performansi_2.jpg ♦ Sektör, 2012 yılında da krediler ve zorunlu karşılıklardan kaynaklanan aktif büyümesini, mevduat, ihraç edilen menkul kıymetler ve bankalara borçlardaki artış ile fonladı.

♦ KOBİ kredileri 2012 yılının dokuz aylık döneminde yüzde 5,8 ile en yavaş artan kredi türü oldu.

♦ Türk bankacılık sektörünün mali yapısı güçlendi. Yılın üçüncü çeyreğinde sektörün toplam aktifleri yüzde 2,7 büyürken, özkaynakları yüzde 5,5 arttı.

Türk bankacılık sektörü global krize rağmen sağlam duruşunu sürdürüyor. Türk ekonomisinin gösterdiği yüksek performansın, bankacılık sektörüne yansımasıyla 2012 yılı ilk 9 aylık bilançoları da olumlu geldi.

Sektörde 31 adet mevduat, 13 adet kalkınma ve yatırım, 4 adet katılım bankası olmak üzere toplam 48 banka bulunuyor. Bankaların makro verilerine bakıldığında toplam aktiflerin, milli gelir içindeki payı yüzde 95‘ler seviyesinde. Gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında bu oran, yüzde 150 seviyesinde bulunuyor. Buradan çıkan sonuç, Türk bankacılık sektörünün önünde, ortalama yüzde 50 büyüme potansiyeli olduğudur.

özellikle derecelendirme kuruluşlarının son zamanlarda olumlu görüşler açıklaması bu büyüme hedefine hızlı yaklaşılacağını gösteriyor. Son olarak uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch’in, Türkiye’nin kredi notunu “yatırım yapılabilir” seviyeye çıkarmasıyla, yabancı sermayenin bankacılık sektörüne ilgi göstermesi bekleniyor.

Sermaye yeterlilik oranları yüksek
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Kasım 2012 tarihli Finansal İstikrar Raporu’nda, bankacılık sektörüne ilişkin göstergelerin, sektörün genel olarak sağlıklı yapısını koruduğuna işaret etmekte olduğu ve 2012 yılı Temmuz ayında Basel II uygulamasına başlandığı, bankaların sermaye yeterlik oranlarının yüksek seyrini sürdürmekte olduğu, bankacılık sektörü güçlü kârlılık performansını koruduğu belirtidi. Merkez Bankası, bankacılık sektörünün kredi ve piyasa hareketlerinden kaynaklanabilecek şoklara dayanıklılığını test eden senaryo analizlerinin, sektörün özkaynaklarının uygulanan şokları karşılayabilecek durumda olduğunu gösterdiğini de ifade etti.

Sektörün aktif toplamı 2012 yılının dokuz aylık döneminde yüzde 7,5 artarak 1.309 milyar TL seviyesine ulaştı. Türk Parası (TP) cinsinden varlıklar yüzde 7,8 artarken, Yabancı Para(YP) cinsinden varlıklar döviz kurlarındaki azalışın etkisiyle yüzde 6,7 (USD bazında yüzde 12,9) büyüdü.

2011 yılının ikinci yarısında gerçekleştirilen kredi maliyetini arttırıcı düzenleme değişiklikleri ile son çeyrekte Merkez Bankası tarafından parasal sıkılaştırma önlemleri çerçevesinde faiz koridorunun genişletilmesi ve repo ihaleleri yoluyla yapılan fonlamanın azaltılması 2012 yılının ilk yarısına kadar etkili oldu. Bu dönemde fonlama maliyetlerinde artış, kredi artışında ve sektörün büyüme trendinde yavaşlama görüldü.

2012 yılı ortasından itibaren ise cari açık ve ekonomideki olumlu gelişmelere paralel olarak Merkez Bankası’nın piyasalardaki likiditeyi artırıcı ve fonlama maliyetlerini düşürücü yaklaşımı etkili oldu. Buna rağmen, iç ve dış talepteki zayıflama bankacılık sektörü üzerinde sınırlayıcı bir etki yarattı. Söz konusu gelişmelerin etkisiyle sektördeki büyüme 2012 yılının ilk yarısında yüzde 4,6, üçüncü çeyreğinde ise yüzde 2,7 olarak gerçekleşti.

Menkul ihracından 15 milyar TL kaynak
Bankacılık sektörü, 2012 yılında da temel olarak krediler ve zorunlu karşılıklardan kaynaklanan aktif büyümesini, mevduat, ihraç edilen menkul kıymetler ve bankalara borçlardaki artış ile fonladı. 2012 yılında menkul kıymet ihracı yoluyla yaratılan kaynak miktarı 15 milyar TL (yüzde 81,4) artış gösterdi ve 42,5 milyar TL’lik mevduat artısından sonra yıl içinde başvurulan ikinci önemli yabancı kaynak oldu.

Bankacılık sektörünün toplam kredileri ağırlıklı olarak bireysel krediler ve kurumsal/ticari kredilerdeki artışların etkisi ile yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 2,5 artış gösterdi. 2011 yılsonuna göre toplam 72,7 milyar TL (yüzde10,7) artan krediler Eylül 2012 itibarıyla 755,6 milyar TL seviyesine ulaştı. Toplam aktifler içindeki payı 2011 yılsonuna göre 1,6 puan yükselerek yüzde 57,7’ye ulaşan kredilerde enflasyondan arındırılmış yıllık reel artış yüzde 9,8 düzeyinde gerçekleşti. Kur etkisinden arındırılmış yıllık artış oranı ise yüzde16,9 oldu.

KOBİ kredi kullanımı sektörün gerisinde kaldı
KOBİ kredileri 2012 yılının dokuz aylık döneminde yüzde 5,8 ile en yavaş artan kredi türü oldu. Anılan dönemde kurumsal/ticari krediler yüzde11,6, bireysel krediler yüzde13 artış gösterdi. 2011 yılsonu ile karşılaştırıldığında TP kredilerde yüzde14,9 (72,2 milyar TL), YP kredilerde ise USD bazında yüzde 6,1 (6,4 milyar USD) artış yaşandı. Yılsonuna göre kurlardaki gerileme dolayısıyla anılan dönemde YP kredilerin toplam krediler tutarındaki artışa katkısı oldukça düşük düzeyde gerçekleşti.

Takipteki alacaklar artışa geçti
Sektörün takipteki alacaklarında 2010 yılında başlayan düşüş eğilimi, 2011 yılının son çeyreğinde artışa döndü. Takipteki alacaklar, 2,8 milyar TL’si yılın üçüncü çeyreğinde olmak üzere, 2011 yılsonuna göre 4 milyar TL (yüzde21) artarak Eylül 2012 itibarıyla 23 milyar TL seviyesine yükseldi. 2011 yılsonu ile karşılaştırıldığında takipteki alacaklarda en fazla artış 1.754 milyon TL ile kurumsal/ticari kredilerde gözlenirken; anılan dönemde takipteki bireysel krediler 1.390 milyon TL, takipteki KOBİ kredileri ise 835 milyon TL artış gösterdi. Takipteki bireysel krediler içerisinde ise en yüksek artışlar 819 milyon TL ile ihtiyaç ve diğer tüketici kredilerinde ve 534 milyon TL ile kredi kartı alacaklarında görüldü.

Menkul kıymetlerin payı azaldı
İçinde bulunulan konjonktüre bağlı olarak bankaların plasman tercihini krediden yana kullanması, menkul değerlerinin toplam aktifler içindeki payını azaltmaya devam ediyor. Bu kapsamda menkul değerler portföyündeki nominal azalışla birlikte toplam aktiflerdeki büyüme sonucu Eylül 2012 itibarıyla menkul değerlerin toplam aktifler içindeki payı yüzde 21,2’ye geriledi. Eylül 2012 itibarıyla bankaların portföylerinde bulundan menkul değerlerin yüzde 97,2’si kamu borçlanma senetlerinden oluşuyor.

Ekonomideki yavaşlamaya paralel olarak, bankacılık sektörü toplam pasifleri 2012 yılının dokuz ayında yüzde 7,5 ile sınırlı artış gösterdi. Mevduat artış hızı aynı dönemde yüzde 6,1 düzeyinde kaldı ve mevduatın pasif toplamı içerisindeki payı 0,7 puan azalarak yüzde 56,4 düzeyine geriledi. 2012 yılının dokuz ayında TP mevduat yüzde7 (32,1 milyar TL) ile sınırlı bir artış gösterdi, YP mevduat ise USD bazında yüzde 10,6 (13,2 milyar USD) arttı. Mevduattaki artışın 1,3 milyar USD’si kıymetli maden depo hesaplarından kaynaklandı.

HABERİN DEVAMI TURCOMONEY‘DE!
TURCOMONEY ARALIK 2012 SAYISI, YAYSAT BAYİLERİNDE!
AYRICA D&R, REMZİ KİTABEVİ, KABALCI KİTABEVİ VE NT MAĞAZALARINDA..

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Site Haritası