Son Haberler

Gelir ve kurumlar vergisi ile sigorta priminde “uyumlu mükellef indirimi”

– Vergisini ve sigorta primlerini düzenli ödeyen mükellefler, sık sık getirilen sigorta ve vergi affına tepki gösteriyor ve kendilerine vergi ve sigorta indirimi yapılmasını istiyordu. Bu talepleri dikkate alan hükümet, ilk adımı 2008 yılında, işveren sigorta priminde indirime giderek attı. Sigorta primini düzenli ödeyen, prim ve ceza borcu olmayan işverenlerin malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinin beş puanının Hazine tarafından karşılanacağına ilişkin düzenleme yapıldı.

Vergisini doğru ve zamanında ödeyenler için indirim düzenlemesi ise sigortadan yaklaşık 9 yıl sonra 8 Mart 2017’de yapılabildi, izleyen yılda yürürlüğe girdi. Buna göre genel olarak; beyannamelerini süresinde veren, vergisini düzenli olarak zamanında ödeyen ve hakkında ikmalen, re’sen ve idarece vergi tarh edilmemiş olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri indirimden yararlandırılıyor.

Modern vergicilik tarihimizde; vergisini doğru beyan edip düzenli ödeyenlerin kayıt dışı çalışanlar ya da vergisini düzenli ödemeyenler karşısında haksızlığa ve haksız rekabete maruz kaldıkları konusu yıllardır hep konuşulur, ancak haksızlığın giderilmesi için bir türlü adım atılmazdı. Özellikle de barış, özel uzlaşma vb. adlarla sıkça çıkarılan af kanunları ve idari yapılandırmalarla; vergi, sigorta vd. kamu alacaklarının affedildiği ya da uygun koşullarda yapılandırıldığı dönemlerde bu konuyla ilgili tartışmalar yaşanırdı. Yeni bir af kanunu gündeme geldiğinde ve parlamentodaki süreçte haklı olarak “vergisini zamanında ve doğru ödeyenlerin ne günahı var” denilir, hatta bu mükellefler için “kümesteki kaz” hatırlatması yapılırdı. Özellikle enflasyonun yüksek, ekonominin dalgalandığı ve finansmana erişimin sınırlı olduğu dönemlerde; vergisini vd. amme alacaklarını doğru ve zamanında ödeyenler haksızlığa uğramış olduklarından bahisle kendileri için düzenli ödemelerine karşılık vergi indirimi yapılması talepleri yüksek sesle dile getirilirdi. Düzenli vergi ödeyip af yasalarıyla hayal kırıklığı yaşayan uyumlu mükelleflerin bu konudaki haklı taleplerine sahip çıkan iş aleminin önde gelen kuruluşlarının taleplerine zaman içinde vergi yanında sigortada indirim talebi de eklendi… Geçmiş hükümetler ve ekonomi yönetimleri, bu talepleri sürekli haklı bulmakla beraber yapılacak indirimin kamu bütçesi üzerine yapacağı olumsuz etkiyi gerekçe göstererek, konuyla ilgili yasal düzenleme beklentisini hep izleyen yıllara bıraktı.

İLK ADIM, İŞVEREN SİGORTASINDA ATILDI

Nihayet ilk adım 2008 yılında, işveren sigorta priminde indirime gidilerek atıldı. 15/05/2008 tarih ve 5763 sayılı Kanunun 24’üncü maddesiyle yapılan düzenleme ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81’inci maddesinin birinci fıkrasına eklenen ı) bendi ile; bildirimlerini süresinde veren, sigorta primini düzenli ödeyen, prim ve ceza borcu olmayan işverenlerin malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinin beş puanının Hazine tarafından karşılanacağına ilişkin düzenleme yapıldı. Bu düzenleme, aynı yıl içinde 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe konuldu. Beş puan olarak belirlenen işveren payından prim indirimi, 09.01.2025 tarih ve 7538 sayılı Kanunun 10’uncu maddesi ile 1 Şubat 2025’ten itibaren dört puana düşürüldü. Ancak aynı kanunun 17’nci maddesi ile imalat sektöründe faaliyet gösteren işverenler için 2026 (Cumhurbaşkanına verilen yetki kullanılırsa 2027) yılı sonuna kadar beş puan olarak uygulanmaya devam edilmesi öngörüldü.

SİGORTADAN 10 YIL SONRA VERGİDE İNDİRİM BAŞLADI

Vergisini doğru ve zamanında ödeyenler için indirim düzenlemesi ise sigortadan yaklaşık 9 yıl sonra yapılabildi, izleyen yılda yürürlüğe girdi. Düzenleme, 8 Mart 2017 tarih ve 6824 sayılı Kanunla 2018 başından itibaren verilecek beyannamelerde uygulanmak üzere 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Mükerrer 121’inci maddesi “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” başlığı ile yeniden düzenlenerek yapıldı. Genel olarak; beyannamelerini süresinde veren, vergisini düzenli olarak zamanında ödeyen ve hakkında ikmalen, re’sen ve idarece vergi tarh edilmemiş olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri indirimden yararlandırılıyor.. Düzenlemenin ana hatlarını şöyle özetlemek mümkün:

  • İndirimden gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilir. Ancak gelir vergisinde indirimden yararlanacak olanlar; ticari, zirai ve mesleki kazanç sahipleri ile sınırlandırıldı. Örneğin kira geliri, ücret geliri, temettü geliri olanlar (ile beyannamelerinde bu gelirlere isabet eden kısımlar için) indirimden yararlanamayacaklar.
  • Faaliyet süresi 3 yıl ve üzerinde olmalıdır.
  • Birleşme ve devirlerde her iki şirket de indirim koşullarını taşımalıdır.
  • Bankacılık, finans sektörü, sigorta ve reasürans ve emeklilik şirketleri ile emeklilik yatırım fonları indirimden yararlanamayacaklar.
  • İndirimin hesaplanacağı yıl ve önceki 2 yılda yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri dışında geçici vergi, muhtasar, KDV, ÖTV, muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin de kanuni süresinde verilmiş olması ayrıca aynı süre içinde ikmalen, re’sen, idarece tarhiyat(lar) nedeniyle %1’i (99 bin lira) aşan kesinleşmiş borç bulunmaması gerekiyor.
  • Verilen beyannamelerde beyan edilen vergilerin ödenmiş olması, ayrıca 1.000 lirayı aşan vadesi geçmiş vergi borcunun bulunmaması gerekir.
  • İndirimin hesaplanacağı yıl ve önceki 4 yılda, VUK’nun 359’uncu maddesinde belirtilen (aynı zamanda hapis cezaları da öngörülen) kaçakçılık suçlarını işlediği tespit edilenler indirimden yararlanamazlar.
  • Beyanname üzerinde hesaplanan verginin %5’i olarak hesaplanacak vergi indiriminin toplam tutarı 9.900.000 Türk Lirasını aşamayacak.

DEĞERLENDİRME

Sigorta uygulamasında aylık olarak yapılan indirim, vergi uygulamasında sadece yıllık beyannameler üzerinden hesaplanan vergiden yapılabiliyor. Ayrıca, sigorta indirimi işveren primi toplam oranından 5 puan düşülerek uygulandığı için daha anlamlıdır. Vergi uygulamasındaki indirim, ise vergi oranından 5 puan düşülerek değil hesaplanan verginin %5’i ve ayrıca üst sınıra bağlı olacak şekilde daha mütevazi uygulanıyor. Bu arada, sigorta indiriminin (imalat sektöründe 2 ya da 3 yıllık geçiş dönemi hariç) 5 puandan 4 puana düşürülmesi, geçmiş yıllara göre indirim tutarında %20 düşüşü ifade ediyor. Bir diğer konu ise gelir vergisi mükelleflerinde indirim hakkının, yedi gelir unsurundan sadece ticari, zirai ve mesleki kazançlarla sınırlandırılmış olmasıdır. Arizi kazançlar ile değer artış kazançlarını bir tarafa bırakırsak, gelir vergisine tabi olup, yıllık beyanname ile bildirilen kira geliri, ücret geliri, temettü gelirleri gibi ücretler, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları için vergi indirimi öngörülmemiş olmasının haklı bir gerekçesi olduğu da söylenemez.

Adnan YILDIRIM 

Ekonomi Bakan Yardımcısı (2014-2015)

Türk Eximbank Genel Müdürü (2016-2019)

yildirim@turcomoney.com

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

İlgili Haberler

Site Haritası