Son Haberler

Global piyasalarda dalgalanma yaşanırsa ne olur?

BIST’te 16 Nisan- 20 Ağustos arasında yabancıların net 622 milyon dolarlık alım yaptığını ve halka arzların da etkisiyle BIST’e kademli geri dönüş yaptıklarını görüyoruz. DİBS tarafında ise 9 Nisan- 20 Ağustos arasında 1,29 milyarlık yabancı girişi oldu. Global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadıkça TL varlıklarda kısa vadede pozitif ayrışma artan yabancı ilgisiyle devam edebilir.

 CDS’lerdeki düşüş eğiliminin devam etmesi durumunda TL varlıklarda güçlenmenin yabancı girişleriyle devam etmesi bekleniyor. Ancak, global piyasalarda yaşanacak bir dalgalanma bu beklentiyi boşa çıkarabilir. Buna karşın, global risk iştahında ay içinde yaşanabilecek olası bir zayıflama durumunda dahi daha iskontolu olan TL varlıklar bu zayıflamadan sınırlı etkilenebilir.

Eylül ayında piyasaların ana gündemi Covid-19 delta varyantının yayılma hızı ve ülkelerin yeniden kısıtlamalara başvurup başvurmayacağı olacak. Ekonomi tarafında ise piyasaların ana gündemi Fed’in varlık alımlarını ne zaman ve ne miktarda azaltmaya başlayacağı olacak. Aşı uygulamaları nedeniyle olası kısıtlamaların öncekilere göre daha dar kapsamlı olması ve ekonomilere etkisinin sınırlı kalması bekleniyor.

Aybaşında 8.33’e kadar inen Dolar/TL kuru, sonrasında hızla 8.60’ın üzerine yükseldi. Sonrasında pozitif ayrışan TL ile birlikte geri çekilmeye başlayan kur, ay sonunda 8.30’lu seviyelere indi. Bu durumda TCMB’nin faiz indirimlerine başlamaması da etkili oldu. Geri çekilmenin devamı için 8.30 ve 8.15 destek noktaları izlenebilir. Aksi yönde ise 8.50 ve 8.70 direnç noktaları takip edilebilir.

BIST-100 endeksinin Eylül ayında 1.420-1.530 aralığında dalgalanabileceğini düşünüyoruz. Kar satışlarının orta vade için alım fırsatı olacağını düşünüyoruz. Son dönemde yabancıların BIST’te hem halka arzlara katılması hem de endeks ağırlığı yüksek hisselerde yeniden kademeli alış yapması bu beklentiyi destekliyor. Son üç yılda BIST’in Eylül ayında güçlü bir performans gösterdiğini görüyoruz.

Ayın ilk yarısında Tapering beklentilerinin artmasıyla ons altın 1.800’lü seviyelerden 2 gün içerisinde 120 dolarlık sert bir düşüş gerçekleştirdi. Daha sonra 1.800 doların üzerine çıktı. Jackson Hole zirvesinde Powell’ın yumuşak tonu da yükselişte etkili oldu. Alımların sürmesiyle 1.840 ve 1.880 dolar dirençleri, satışların artması halinde ise 1.800 ve 1.750 destek noktaları önem kazanıyor.

Dünya genelinde Covid-19 delta varyantı hızlı şekilde yayılmaya devam etmesine karşın aşı uygulamalarının artması nedeniyle global risk alma iştahı, ay içinde Fed’in Tapering tartışmaları nedeniyle zayıflasa da, güçlü kalmaya devam ediyor. Bu gelişmelerin ışığında ay içinde yeni tarihi zirve seviyeleri test eden majör borsalar Ağustos ayını yüzde 1-3 arasında değişen yükselişlerle kapatmaya hazırlanıyor.

Gelişmekte olan borsalar (EM) ise Ağustos ayında emtia fiyatlarındaki dalgalanmanın da etkisiyle karışık bir görünüm sergiledi. Ağustos ayında pozitif ayrışarak yükselişine devam eden BIST 100 endeksi son iki ayın en yüksek seviyelerini test ettikten sonra sınırlı kar satışlarıyla karşılaşsa da ayı yüzde 5’e yaklaşan yükselişle kapatmaya hazırlanıyor.

EM PARA BİRİMLERİ AĞUSTOS AYINI DEĞER KAYBI İLE KAPATIRKEN TL YÜZDE 1’E YAKIN YÜKSELİŞLE POZİTİF AYRIŞTI

EM para birimleri Ağustos ayını genel olarak değer kaybı ile kapatırken TL sepeti yüzde 1’e yakın yükselişle pozitif ayrıştı. TCMB’nin hızlı faiz indirimi beklentilerinin zayıflaması, Türkiye’nin net emtia ithalatçısı olması nedeniyle Ağustos ayında emtia fiyatlarında yaşanan geri çekilmeler ve açılma ile birlikte artan turizm gelirleri, TL’nin pozitif ayrışmasını destekledi.

BIST’te TCMB başkan değişikliği sonrasındaki üç haftada hisse senedi piyasasından 1,22 milyar dolarlık yabancı çıkışı yaşanmıştı, 16 Nisan- 20 Ağustos arasında yabancıların net 622 milyon dolarlık alım yaptığını ve halka arzların da etkisiyle BIST’e kademli geri dönüş yaptıklarını görüyoruz.

DİBS tarafında ise TCMB başkan değişikliği sonrasındaki iki haftada 1,32 milyar dolarlık yabancı çıkışı gerçekleşirken, sonrasında 9 Nisan- 20 Ağustos arasında 1,29 milyarlık yabancı girişi ile yaşanan çıkışın neredeyse tamamına yakının geri döndüğünü görüyoruz.

TL VARLIKLARDA KISA VADEDE POZİTİF AYRIŞMANIN ARTAN YABANCI İLGİSİYLE DEVAM EDEBİLECEĞİ BEKLENİYOR

Bu görünüm son dönemde sınırlı da olsa TL varlıklarda oluşan pozitif ayrışmayı desteklerken global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadıkça TL varlıklarda kısa vadede pozitif ayrışmanın artan yabancı ilgisiyle devam edebileceğini işaret ediyor.

Ağustos ayına pozitif eğilimle başlayan BIST 100 Endeksi ay içinde 1.394-1.472 arasında hareket ederken ayı yüzde 5’e yaklaşan yükselişle kapatmaya hazırlanıyor. Bankacılık endeksi yüzde 8 üzeri yükselişle Ağustos ayında güçlü pozitif ayrışırken, sınai endeks ise ayı yataya yakın bir eğilimle kapatarak negatif ayrıştı.

TL, Ağustos ayında sınırlı değer kazanırken CDS’lerin de sınırlı düşüşle 370’li seviyelere gerilemesi, TL varlıklardaki pozitif seyri destekliyor. CDS’lerdeki düşüş eğiliminin devam etmesi durumunda TL varlıklarda güçlenmenin yabancı girişleriyle devam etmesi bekleniyor.

GLOBAL PİYASALARDA YAŞANACAK BİR DALGALANMA TL VARLIKLARDAKİ BU BEKLENTİYİ BOŞA ÇIKARABİLİR

Ancak, global piyasalarda yaşanacak bir dalgalanma bu beklentiyi boşa çıkarabilir. Buna karşın, global risk iştahında ay içinde yaşanabilecek olası bir zayıflama durumunda dahi relatif olarak geride kalan ve benzerlerine göre daha iskontolu olan TL varlıkların bu zayıflamadan sınırlı etkilenmesi bekleniyor.

TCMB Ağustos ayında politika faizini piyasa beklentilerine paralel yüzde 19,00’da sabit tutarken para politikasındaki sıkı duruş söylemini devam ettirdi. TCMB PPK metninde, küresel gıda fiyatlarına, kredi gelişmeleri ve cari işlemler dengesine ilişkin makro göstergelere dikkat çekilirken uluslararası tarımsal emtia ve gıda fiyatlarındaki yüksek seviyeler, birikimli kur etkileri ve iklim koşullarına bağlı etkilere ilave olarak belirli ürünlerdeki arz kısıtlarının tüketici enflasyonu üzerinde yarattığı baskıların altı çizildi. TCMB’nin enflasyonda düşüş eğilimi başlayana kadar sıkı duruşunu devam ettireceğini ve Eylül ayı itibarı ile düşüş eğilimi başlaması durumunda yılın son çeyreğinde faiz indirimlerine başlayabileceğini düşünüyoruz.

POWELL, TAPERING SÜRECİ BAŞLASA BİLE BUNUN FAİZLERİN YAKIN ZAMANDA ARTIRABİLECEĞİNE YÖNELİK ANLAM TAŞIMAYACAĞI MESAJI VERDİ

Amerikan Merkez Bankası Fed, faiz oranlarını Ağustos ayında sabit bırakırken birçok Fed üyesi varlık alımlarını azaltmak için gerekli koşulların oluştuğunu ve Tapering sürecinin kısa sürede başlatması gerektiğini ifade etti.

Piyasalar tarafından merakla beklenen Jackson Hole konuşmasını yapan Fed Başkanı Powell ise varlık alımlarının azaltılmasına ilişkin net bir ifade kullanmazken, piyasa dostu açıklamalar yaptı.  Fed Başkanı, varlık alımlarını azaltmanın zamanlamasının ve hızının, faiz oranlarındaki artışın zamanlamasına ilişkin doğrudan bir sinyal amacı taşımayacağını söyleyerek, bu yıl içinde Tapering süreci başlasa bile bunun faizlerin yakın zamanda artırabileceğine yönelik bir anlam taşımayacağı mesajı verdi.

Ağustos ayına 1.19 sınırından başlayan EUR/USD paritesi kademeli olarak geri çekildi. Euro’ya gelen satışların artması pariteyi 1.16’lı seviyelere kadar geri çekti. Bunda FED’in tahvil alımlarını erken kısması, faizleri erken artırmaya başlayacağı beklentileri etkili oldu ve dolara olan talep arttı.

JACKSON HOLE ZİRVESİ’NDEN GELEN AÇIKLAMALAR SONRASI EURO/DOLAR’DA 1.18 SEVİYESİ TEKRAR GÖRÜLDÜ

Ay sonuna doğru bu beklentilerin törpülenmesi pariteyi yukarı taşıdı. Jackson Hole zirvesinden gelen açıklamalar sonrası 1.18 seviyesi tekrar görüldü. Eylül ayında alımların devam etmesi halinde 1.1850 ve 1.1970 dirençleri takip edilebilir.

Fakat Almanya’daki seçimler Euro’nun seyrinde etkili olabileceğinden dikkatle takip edilmelidir. Geri çekilmelerde ise 1.1750 ve 1.1680 destek noktaları izlenmelidir.

Aybaşında 8.33’e kadar inen Dolar/TL kuru, sonrasında hızla 8.60’ın üzerine yükseldi. Doların kuvvetli olduğu ayda bu hareket gayet normal karşılanabilir. Sonrasında pozitif ayrışan TL ile birlikte geri çekilmeye başlayan kur, ay sonunda 8.30’lu seviyelere indi. Bu durumda TCMB’nin faiz indirimlerine başlamaması da etkili oldu.

DOLAR/TL’DE GERİ ÇEKİLMENİN DEVAMI İÇİN 8.30 VE 8.15 DESTEK NOKTALARI VAR, AKSİ YÖNDE İSE 8.50 VE 8.70 DİRENÇ NOKTALARI…

 

Doların diğer paritelere karşı değer kaybetmesi kurdaki düşüşü artırırken, geri çekilmenin devamı için 8.30 ve 8.15 destek noktaları izlenebilir. Aksi yönde ise 8.50 ve 8.70 direnç noktaları takip edilebilir.

Ayın ilk yarısında Tapering beklentilerinin artmasıyla ons altın 1.800’lü seviyelerden 2 gün içerisinde 120 dolarlık sert bir düşüş gerçekleştirdi. Daha sonrasında kademeli olarak toparlanan sarı metal, 1.800 doların üzerine çıktı. Ay sonundaki Jackson Hole zirvesinde Fed Başkanı Powell’ın yumuşak tonda gelen açıklamaları da altındaki yükselişte etkili oldu.

Alımların devam etmesi halinde 1.840 ve 1.880 dolar dirençleri takip edilmelidir. Kar satışlarının artması halinde ise 1.800 ve 1.750 destek noktaları olarak belirlenebilir.

EYLÜL’DE ANA GÜNDEM DELTA VARYANTININ YAYILMA HIZI VE ÜLKELERİN YENİDEN KISITLAMALARA BAŞVURUP BAŞVURMAYACAĞI OLACAK

Eylül ayında piyasaların ana gündemi Covid-19 delta varyantının yayılma hızı ve ülkelerin yeniden kısıtlamalara başvurup başvurmayacağı olacak. Virüs hızlı şekilde yayılmaya devam ederken, aşılanmaya rağmen bu eğilimin devam etmesi durumunda ülkelerin yeniden kısıtlamaları artırması beklenir.

Birçok ülke şu anda seyahat kısıtlamaları ve kontrolleri gibi birçok uygulamayı hali hazırda uygulamaya başladı. Ancak, aşı uygulamaları nedeniyle olası kısıtlamaların öncekilere göre daha dar kapsamlı olması ve ekonomilere etkisinin sınırlı kalması bekleniyor.

Ekonomi tarafında ise piyasaların ana gündemi Fed’in varlık alımlarını ne zaman ve ne miktarda azaltmaya başlayacağı olacak. Fed’in Tapering’e başlaması durumunda global risk alma iştahında zayıflama yaşansa da bunun etkisi kısa vadeli ve kısmen sınırlı kalabilir. Mevcut para politikaları pandemi nedeniyle halen oldukça genişleyici ve kısa vadede merkez bankalarından sert bir sıkılaşma adımı beklenmiyor.

Bu nedenle global risk alma iştahında Eylül ayında bir zayıflama yaşansa da bunun çok güçlü olmayacağını ve orta vadede risk alma iştahının güçlü kalmaya devam etmesi bekleniyor. Buna paralel ay içinde borsalarda kar satışları yaşansa da, geri çekilmelerin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi ve majör borsaların Eylül ayında da yeni tarihi zirve seviyeleri test etmesi bekleniyor.

YURTİÇİ PİYASALAR, PANDEMİDEKİ GELİŞMELER İLE ENFLASYON GELİŞMELERİNİ VE TCMB FAİZ KARARINI TAKİP EDECEK

Eylül ayında yurtiçi piyasalar, pandemideki gelişmeleri yakından takip etmeye devam ederken ekonomi tarafında ise enflasyon gelişmelerini ve TCMB faiz kararını takip edecek. TCMB’nin enflasyonda düşüş görülene kadar sıkı duruşuna sürdürmesi durumunda TL’de değer kazançlarının ve pozitif ayrışmanın sınırlı şekilde devam etmesi bekleniyor.

TL varlıklar Ağustos ayındaki pozitif ayrışmasını global risk alma iştahında bir bozulma yaşanmadıkça Eylül ayında da devam ettirebilir. Buna paralel olarak Eylül ayında BIST’te kar satışları yaşansa da gerilemelerin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi ve kısa vadeli yükseliş trendine devam etmesi bekleniyor.

BIST ŞİRKETLERİNİN BİLANÇOLARININ TAHMİNLERİ AŞMASI DA BU BEKLENTİYİ DESTEKLİYOR

Yurtiçinde aşılanma oranın yükselmesi, yeniden kısıtlamaların gelme ihtimalinin zayıflaması, büyümenin güçlü şekilde devam etmesi ve BIST şirketlerinin bilançolarının tahminleri aşması da bu beklentiyi destekliyor.

Bununla beraber, BIST’te kısa vadeli güçlü yükseliş sonrası ay içinde sınırlı da olsa kar satışlarının devam edebileceğini ancak bu gerilemelerin orta vade için alım fırsatı olacağını düşünüyoruz. Son dönemde yabancıların BIST’te hem halka arzlara katılması hem de endeks ağırlığı yüksek hisselerde yeniden kademeli alış yapması bu beklentiyi destekliyor.

Son üç yılda BIST’in Eylül ayında güçlü bir performans gösterdiğini görüyoruz. Global risk alma iştahında büyük bir bozulma yaşanmadıkça bu yılda endeksin Eylül ayını yükselişle kapatacağını düşünüyoruz.

Yurtdışı borsalarda güçlü satışlar yaşanması ve Fed’in Eylül toplantısında varlık alımlarını azaltmaya başlaması ya da yakın zamanda başlayacakları sinyali vermesi, risk iştahını zayıflatacaktır. Bu da hem majör borsalarda hem de BIST’te de kar satışları yaşanmasına neden olacak.

Ancak, Fed’in sözel yönlendirme ile piyasaları önceden hazırlaması ve pandeminin devam eden etkileri nedeniyle olası sıkılaştırma hamlelerinin oldukça yavaş gerçekleşeceği beklentisiyle gelecek kar satışlarının hem BIST’te hem de majör borsalarda büyük bir bozulmaya neden olmasını beklemiyoruz.

Bu beklentiler ışığında BIST-100 endeksinin Eylül ayında 1.420-1.530 aralığında dalgalanabileceğini düşünüyoruz. Ay içinde 1.420 ve altına gerilemelerin alım fırsatı olacağını, 1.520 üzeri yükselişlerin ise trade amaçlı satış fırsatı olabileceğini düşünüyoruz.

 

Osman Göktan

Şeker Yatırım Genel Müdürü

goktan@turcomoney.com

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlgili Haberler

Site Haritası