Bilindiği gibi Sıfır Karbon deyince üretilen karbon ile yok edilen karbon miktarının birbirine eşit olmasını anlıyoruz. Çeşitli endüstriyel yapılar gibi global otomotiv endüstrisi de 2050 yılına kadar sıfır karbon, diğer bir deyişle karbon nötr ortamını hedefliyor.

Otomotiv üreticileri bu hedefi korumakla birlikte, yapılan ilgili yatırımların ilgili tüm ülkelerde henüz beklenen güçte olmadığı da bir gerçek. Yasal düzenlemeler otomotiv üreticilerinin pratikte daha fazla uygulanabilir sıfır karbon stratejisi geliştirmelerini ve raporlamalarını istiyor. İlk aşamada yenilenebilir enerji kullanımına dönmek, karbon salımını azaltmak için en iyi yol. Bunun için ya tesislere yenilenebilir enerji kaynağı koymak, ya da yenilenebilir enerji sağlayan kaynaklardan elektrik almak gerekli. Motorlu taşıtların elektrik enerjisi tüketen modellere dönüşmesi ise diğer bir önemli adım olarak karşımızda. Ek olarak hidrojen yakıt pilleri ve düşük karbon üreten yakıtlar da otomotiv endüstrisinin sıfır karbon stratejisi içinde daha küçük oranda yer alıyor.

Karbon sıfır hedefine ait gelişmeleri ortaya koyan ‘Net Zero Strategies in the Automotive Sector‘ araştırma raporu, otomotiv endüstrisini yönlendiren 20 büyük otomotiv markasının nasıl yol aldığını detaylı olarak bizlere aktarıyor. Raporda; otomotiv markalarının sağladığı ilerlemeler hakkında detaylı analizler de yer alıyor.
Raporda yer alan bilgileri kısaca aşağıda özetliyorum:

TESLA 2022 YILINDA 1,8 MİLYAR DOLAR GELİR ELDE ETTİ

Enerji tüketiminin yenilenebilir enerji kaynakları ve düşük karbon kaynakları üzerinden yapılması karbondan arınmak için otomotiv markalarının olmazsa olmaz tercihi. Bununla beraber ürettikleri taşıtların da karbon salmayan enerji kaynağı kullanması gerekiyor. Bu yönde uygulanan yöntemlerin sonuçlarını çok yakın takip etmek ve gerekli düzeltici önlemler almak diğer bir önemli konu. Bilindiği gibi önümüzdeki birkaç yıl içinde karbon piyasalarına ilişkin düzenlemeler sıkı önlemlerle karşımıza çıkacak. Raporda; Tesla, Hyundai-Kia, Mercedes Benz ve Renault Group gibi markaların bu yönde çalışmalarını yoğunlaştırdığı göze çarpıyor. Özellikle Tesla, güneş panelleri montajı ve elektrik enerjisi depolama yatırımları da yapıyor. 2022 yılında Tesla, diğer otomotiv üreticilerine sattığı karbon kredilerinden 1,8 milyar $ gelir elde etti. Aynı zamanda bu kredileri satın alan üreticilerin kendi operasyonlarını önemli ölçüde değiştirmeden yasal düzenlemelere uymasına yardımcı oldu.

OTOMOTİV ENDÜSTRİSİ, DÖNGÜSEL EKONOMİYE AĞIRLIK VERİYOR

Kuyudan tekerleğe kadar karbondan arınmış enerji kullanımı deyince elektrik enerjisinin otomotiv sektöründe artık zorunlu olduğu kabul edilmiş durumda. Tüm otomotiv üreticileri 2030 yılına kadar ürün gamlarında elektrik enerjisi tüketen modellerini yaygınlaştıracaklar. Öyle ki 2030 yılında tüm üretimlerini elektrik enerjisi tüketen taşıtlara dönüştürmüş olacağını taahhüt eden çok marka var. Halen tüm dünyada devam eden otomotiv ve batarya yatırımları bu dönüşümün en net göstergesi. Öte yandan otomotiv endüstrisi döngüsel ekonomiye oldukça ağırlık veriyor. Yeniden kullanma, yeniden üretme, onarma ve geri dönüştürme faaliyeti ile ilgili büyük yatırımlar var. Diğer taraftan hidrojen yakıt pili teknolojileri ve düşük karbon yakıtlarına yönelik yatırımlar da önümüzdeki yıllarda otomotiv endüstrisinin sıfır karbon hedefine ulaşmasına katkı yapıyorlar.

Raporda detaylı olarak incelenen otomotiv markaları arasında Mercedes Benz, Stellantis, Volvo, Renault Group, Daimler Truck, Tesla, Tata Motors, Hyundai-Kia, BMW Group ve Toyota markalarını görüyoruz.

Geçtiğimiz beş yıl içinde bu markalardan Tesla, Renault Group, Stellantis ve Mercedes Benz markalarının proseslerinde karbon salımlarını ciddi şekilde azalttığı görülüyor. Örneğin Stellantis, kullandığı elektriğin %50 sini tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından kullanarak 2025 yılı hedeflerine 2022 yılı bitmeden ulaşabildi. Benzer şekilde Renault grubu da 2022 yılı itibariyle toplam enerji tüketiminin %28,8 ini yenilenebilir kaynaklardan elde etmeye başlamıştı. 2023 rakamları çıktığında gelişmeleri daha net göreceğiz.

Sonuç olarak Tesla‘nın başı çektiği yukarıdaki markalar yollarına güvenle devam ediyorlar. Artık mutlak hedef 2050 yılına kadar sıfır karbon ortamına ulaşmış olmak. Ülke olarak biz 2053 yılında bu hedefe ulaşmayı taahhüt etiğimize göre sıfır karbon yarışı içinde otomotiv sanayimizi daha etkin görmemiz gerekiyor. Ama halen ürettiğimiz taşıtların bir iki tanesi hariç kalan tamamı karbon üreterek yol alıyor. Proseslerimiz karbon üretiyor. Umarım bu yıldan itibaren karbon sıfır hedefine tam olarak yoğunlaşır ve üretim proseslerimizi karbondan arındırmaya başlarız. Aksi halde yoğun karbon maliyeti bizi ihracat gelirinden mahrum etmeye aday.

Benden söylemesi…

İbrahim Aybar

Vesiile A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

aybar@turcomoney.com