Son Haberler

Kredilere selektif davranmak

Kredilerde selektif davranılmalı özellikle tüketim malı ithalatı ile ilgili kredilerde nispi maliyet artışları yansıtılırken, üretim ve ihracat da kullanılan kredilerde maliyet mümkün oldukça düşük tutulmalı.

İç piyasanın talep tarafındaki yoğunluğu MB tarafından son 4 aydır sürekli munzam karşılıkların arttırılmasına rağmen hız kesmedi. Son munzam karşılık artırımıyla birlikte piyasadan yaklaşık 45 milyar TL çekilmiş olacak, MB son kararda uyarıları dikkate alarak döviz mevduata da munzam artışa gitti ve böylece bankaların nakit ihtiyacını karşılayabilmek gayesiyle dövizde satıcı olmalarını engelledi. Ekonomik olarak şu anda en büyük tehlike MB’nin munzam karşılıkları 4 kez arttırmasına rağmen cari açığın önlenemez yükselişi. Şubat ayı cari açığı 6.1 milyar dolar ve yıllık olarak 55 milyar dolar ile tarihi rekor kırılmış durumda. Şu anda MB’nin odaklandığı konu kredi maliyetlerini artırarak talebi kısmak ve cari açığı azaltmak fakat burada dikkatlerden kaçan konu kredi maliyetlerinin arttırılması cari açık üzerinde olumsuz etkisi olmayan sektörleri de başta imalat, perakende ve ihracatçıyı olumsuz etkileyeceğidir.

Kredi artış hızı ilk çeyrekte hız kesmedi 3 aylık artış oranı yaklaşık % 35 civarında. Bankalar artan maliyetleri kendi aralarındaki yoğun rekabetten ötürü kredilere limitli olarak yansıtıyor. Diğer taraftan tüketim tarafındaki artışın mevduat faizlerindeki rekor düşüşün tasarrufa ağır basmasına neden olduğundan talep artışı hız kesmiyor başka değişle tasarruf cazibesini kaybettiğinden kişiler bankada mevduat tutmaktansa tüketime yöneliyor.

Burada alınması gereken en önemli tedbir kredilerde selektif davranılmalı özellikle tüketim malı ithalatı ile ilgili kredilerde nispi maliyet artışları yansıtılırken, üretim ve ihracat da kullanılan kredilerde maliyet mümkün oldukça düşük tutulmalı.

Tüm bu makro gelişmelere bağlı olarak 2011 yılı için beklenen cari açık milli gelirin % 8’i seviyelerine ulaşmakta ve son derece tehlikeli bir görünüm arzetmekte , ivedi önlem olarak enerji ithalatına muhtaç bir ekonomi makro politikasını değiştirip iç tüketim ağırlıklı büyümeden ihracata dayanan büyüme modeline geçilmeli. İhracatçının rekabet gücünü arttıracak şekilde değerli TL den kaçınılmalı ihracatçı ve yerli üretici desteklenerek rekabet gücü arttırılmalıdır, sonuç olarak ekonominin ekseni ithalattan ihracata dayalı büyüme modeline kaydırılmalı.

orakcioglu@turcomoney.com

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Site Haritası