– Piyasalar, Aralık ayında önde gelen merkez bankalarının faiz indirimine devam etmesini bekliyor. Fed’in 10 Aralık toplantısında faizlerde 25 baz puan indirim yapması bekleniyor. Enflasyon görünümüne bağlı olarak ECB’nin faizleri sabit tutması, bir önceki toplantısında pas geçen BoE’nin ise Aralık toplantısında 25 baz puan indirim yapması bekleniyor. Başbakan değişikliğine giden Japonya’da ise BoJ’un Aralık toplantısında faiz artırımı yapacağı beklentileri kuvvetlenmiş durumda.
– ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in 30 Ekim’de gerçekleştirdiği görüşmeden sonra ek tarifeleri 1 yıllık erteleme kararı çıkması, piyasalarda risk iştahını destekledi. Çin, nadir toprak elementleri ve kritik mineraller ihracatına getirdiği kısıtlamaları bir yıl boyunca erteledi. ABD ise, Çin’e uygulanan fentanil gümrük vergilerini %20’den %10’a düşürdüğünü açıkladı. ABD ve Çin’in ticaret görüşmelerine bir yıllık erteleme ile de olsa geri dönmesinin risk iştahı üzerinde pozitif etki yapması bekleniyor.
– Enerji fiyatlarındaki gerileme ve parasal gevşeme adımları, bölge enflasyonunun hedefe yakın seviyelerde istikrar kazanabileceği beklentisini artırırken; zayıf imalat sanayi verileri ve kırılgan iş dünyası güveni Euro’nun aşırı güçlenmesini sınırladı. Teknik açıdan 1.1500–1.1520 bandı, Kasım boyunca ana destek bölgesi olarak öne çıkarken, bu seviyenin altında kalıcı kapanışlar görülmedi. Parite, bu bölgeden toparlanarak yeniden 1.16 eşiğine yöneldi. Aşağı yönlü olası sarkmalarda 1.1450 seviyesi ve bu bölgeye yakınsayan orta vadeli ortalamalar önemli destek olarak izlenebilir.
– Kasım ayında ons altın, yıl boyunca etkili olan jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerin yeniden yoğunlaştığı bir dönemde güvenli liman niteliğini güçlü biçimde korudu. Ay başında 4.050 dolar civarında işlem gören XAUUSD, ABD’de süregelen hükümet kapanmasının yol açtığı veri eksikliği ve idari belirsizlik nedeniyle ayın ilk yarısında yukarı yönlü bir ivme sergiledi. Federal kurumların kapalı kaldığı dönemde kritik makroekonomik göstergelerin yayımlanamaması “veri körlüğü” yaratarak yatırımcıların riskli varlıklardan uzaklaşıp altına yönelmesine neden oldu.
– Kasım ayında dalgalı bir görünüm sergileyen BIST 100 Endeksi, ayın sonuna doğru TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın açıklamalarının yarattığı iyimserlikle birlikte yeniden toparlandı. Karahan’ın Kasım verilerinin daha olumlu geleceğine yönelik değerlendirmeleri, Aralık toplantısında faiz indirimlerinin devam edeceği beklentisini güçlendirdi. Bu, endekste sınırlı da olsa bir iyileşmeye neden oldu. Temmuz toplantısında, faiz indirim döngüsüne yeniden başlayan TCMB’nin, yılın son toplantısında da faiz indirimlerine devam etmesini bekliyoruz.
– Fed ile birlikte global faiz oranlarının gerilemesi ve tarifeler konusunda belirsizliklerin azalması, global ekonomide toparlanmaya neden olurken, dezenflasyon programı uygulayan Türkiye’nin elini rahatlatacaktır. Bu çerçevede 2026 yılında ekonomik koşulların 2025’e kıyasla daha ılımlı seyredeceği ve TCMB’nin faiz indirimlerine devam edeceği beklentisiyle, önce bankacılık sektörünün sonrasında ise reel kesimin bu gelişmelerden olumlu etkilenmesini bekliyoruz.
– Küresel cephede ABD–Çin hattındaki teknoloji ve ticaret gerilimleri, Avrupa’da Ukrayna–Rusya arasında devam eden hassas diplomasi ve Orta Doğu’daki kırılgan ateşkes ortamı, jeopolitik risk primini yüksek tutarak altına yönelik güvenli liman talebini ay boyunca destekledi. Altının performansında etkili olan bir diğer unsur ise merkez bankalarının devam eden rezerv alımları ve 2025 yılı boyunca küresel borçluluk seviyesindeki artışın finansal istikrar risklerini gündemde tutmasıydı.
ABD’de federal hükümet 1 Ekim ve 12 Kasım arasında 43 gün kapalı kaldı. Bu dönemde kamu kurumlarının makroekonomik verileri açıklayamamış olması nedeniyle Fed’in 10 Aralık toplantısında faiz indirimlerine devam edeceğine yönelik beklentiler zayıflasa da, istihdam piyasasına yönelik artan endişeler nedeniyle 25 baz puan indirim yapılması bekleniyor. ABD Başkanı Donald Trump, enflasyon endişeleri nedeniyle bazı gıda ürünlerini ek tarifeler dışında bırakan kararnameyi imzaladı. Piyasalar mevcut durum itibarı ile Fed’in aralık ayında 25 baz puanlık ek faiz indirimini %80 olasılıkla fiyatlıyor. Enflasyon görünümüne bağlı olarak ECB’nin faizleri sabit tutması beklenirken bir önceki toplantısında pas geçen BoE’nin Aralık toplantısında 25 baz puan indirim yapması bekleniyor. Başbakan değişikliğine giden Japonya’da ise BoJ’un Aralık toplantısında faiz artırımı yapacağı beklentileri kuvvetlenmiş durumda.
ABD VE ÇİN, TARİFELER KONUSUNDA UZLAŞTI
ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in 30 Ekim’de gerçekleştirdiği görüşmeden sonra ek tarifeleri 1 yıllık erteleme kararı çıkması, piyasalarda risk iştahını destekledi. Çin, nadir toprak elementleri ve kritik mineraller ihracatına getirdiği kısıtlamaları bir yıl boyunca erteledi. ABD ise, Çin’e uygulanan fentanil gümrük vergilerini %20’den %10’a düşürdüğünü açıkladı. ABD ve Çin’in ticaret görüşmelerine bir yıllık erteleme ile de olsa geri dönmesinin risk iştahı üzerinde pozitif etki yapması bekleniyor.
BARIŞ İÇİN UZLAŞMAYA VARILMASI İHTİMALİ ZAYIF GÖRÜLÜYOR
Risk iştahını baskılayan Rusya-Ukrayna savaşında karşılıklı saldırılar devam ediyor. ABD’nin ortaya koyduğu ve tarafları barış görüşmeleri için bir araya getirmeyi amaçlayan plan konusunda henüz bir gelişme kaydedilememiş durumdadır. AB ve Ukrayna tarafı görüşmelere başlamayı ilkesel olarak kabul ederken, Rusya tarafının masaya oturması için yeni adımların atılması bekleniyor. Barış için uzlaşmaya varılması ihtimali zayıf görülmekle birlikte, gerçekleşmesi durumunda risk iştahı üzerindeki önemli bir unsurun ortadan kalkacak olması piyasaları oldukça pozitif etkileyecektir.
MERKEZ BANKASI’NIN ARALIK AYINDA FAİZ İNDİRİMİNE DEVAM ETMESİ BEKLENİYOR
Yurt içinde ise; dezenflasyondaki yavaşlamaya dikkat çekerek Ekim toplantısında faiz indirimini 100 baz puan ile sınırlayan TCMB’nin Kasım enflasyonuna yönelik olumlu beklentileri göz önünde bulundurarak Aralık toplantısında faiz indirimine 100-150 baz puan ile devam etmesi ve yılı %38.0-%38.50 seviyelerindeki bir politika faizi ile tamamlaması bekleniyor. Kasım ayı içerisinde gündemdeki yolsuzluk davalarına yönelik gelen haber akışları ile dalgalanma yaşayan BIST 100 Endeksi, ay sonuna doğru TCMB’nin Aralık toplantısında faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi ile toparlansa da ayı sınırlı bir artış ile %0,70 yükselerek 10.945 puandan tamamlamaya hazırlanıyor. Sınai endeks ayı %3,2 düşüşle tamamlamaya hazırlanırken Bankacılık Endeksi ise %8,7 yükselişle pozitif ayrışıyor.
FED, POLİTİKA FAİZİNİ 25 BAZ PUAN İNDİRDİ
Kasım ayında EURUSD paritesi, Ekim’e göre daha belirgin bir oynaklık yaşarken dolar tarafında yeniden güçlenen görünümle genel olarak yatay–aşağı yönlü bir seyir izledi. Ay başında yaklaşık 1.1600 civarında olan parite, ay sonunda 1.1550–1.1580 bandında kapanış yaptı. ABD tarafında Kasım ayının ana gündemini, yıl içinde ikinci kez gerçekleştirilen faiz indirimi ve buna eşlik eden “yavaşlayan ancak resesyona girmeyen ekonomi” tartışmaları oluşturdu. Fed, 29 Ekim toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %3.75–4.00 aralığına çekti. Karar metni ve ardından gelen açıklamalar, istihdam piyasasında yavaşlamaya, imalat sektöründe zayıf görünüme ve çekirdek enflasyonda kademeli soğumaya işaret ediyor. Enflasyonun hâlâ hedefin üzerinde seyretmesi nedeniyle ileriye dönük adımlarda “veri odaklı” ve temkinli bir duruş benimsendi. ABD’de Ekim başında başlayan ve 43 gün süren federal hükümetin kapanması nedeniyle Ekim TÜFE verisinin açıklanamamış olması, Kasım boyunca Fed’in izleyeceği veri setine dair belirsizliği artırarak kurda zaman zaman yönsüz, haber akışına duyarlı hareketlere neden oldu. Euro Bölgesi tarafında ise yaz aylarında yapılan faiz indiriminin ardından AMB, Ekim toplantısında da “bekle–gör” duruşunu sürdürdü. Ay ortasında toplanan Eurogroup, küresel jeopolitik ortam ve teknolojik dönüşümlerin büyüme dinamiklerine etkisini tartışarak gelecek dönemin maliye politikası önceliklerini yeniden ele aldı.
ZAYIF İMALAT SANAYİ VERİLERİ VE KIRILGAN İŞ DÜNYASI, EURO’NUN AŞIRI GÜÇLENMESİNİ SINIRLADI
Enerji fiyatlarındaki gerileme ve önceki aylarda devreye alınan parasal gevşeme adımları, bölge enflasyonunun orta vadede hedefe yakın seviyelerde istikrar kazanabileceği beklentisini artırırken; zayıf imalat sanayi verileri ve kırılgan iş dünyası güveni Euro’nun aşırı güçlenmesini sınırladı. Teknik açıdan bakıldığında, 1.1500–1.1520 bandı Kasım boyunca ana destek bölgesi olarak öne çıkarken bu seviyenin altında kalıcı kapanışlar görülmedi; parite her test edilişte bu bölgeden toparlanarak yeniden 1.16 eşiğine yöneldi. Aşağı yönlü olası sarkmalarda 1.1450 seviyesi ve bu bölgeye yakınsayan orta vadeli ortalamalar önemli destek olarak izlenebilir. Yukarı yönlü hareketlerde ise 1.1650–1.1670 aralığı Kasım ayının zirvesi ve güçlü bir direnç kümesi niteliğinde olup bu bandın üzerinde kalıcılık sağlanması hâlinde parite yeniden 1.18 bölgesine doğru bir toparlanma denemesi yapabilir. Buna karşılık, Fed’in 2026’ya yönelik yol haritasında daha sınırlı bir gevşeme patikasına işaret etmesi ve jeopolitik risklerde olası yeni şokların gündeme gelmesi, 1.17 üzerindeki hareketlerin bir süre daha sınırlı kalmasına neden olabilecek başlıca risk faktörleri olarak değerlendiriliyor.
ALTIN, YIL BOYUNCA GÜVENLİ LİMAN NİTELİĞİNİ GÜÇLÜ BİÇİMDE KORUDU
Kasım ayında ons altın, yıl boyunca etkili olan jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerin yeniden yoğunlaştığı bir dönemde güvenli liman niteliğini güçlü biçimde korudu. Ay başında 4.050 dolar civarında işlem gören XAUUSD, ABD’de süregelen hükümet kapanmasının yol açtığı veri eksikliği ve idari belirsizlik nedeniyle ayın ilk yarısında yukarı yönlü bir ivme sergiledi. Federal kurumların kapalı kaldığı dönemde kritik makroekonomik göstergelerin yayımlanamaması “veri körlüğü” yaratarak yatırımcıların riskli varlıklardan uzaklaşıp altına yönelmesine neden oldu. Bu süreçte dolar endeksinin dalgalı fakat zayıf eğilimi de, altının 4.150 doların üzerine tırmanmasını destekledi. Ay ortasında hükümetin yeniden açılmasıyla veri akışı normale dönmeye başlasa da işgücü piyasasında görülen yavaşlama, tüketici güvenindeki sert gerileme ve Fed üyelerinin yılın son toplantısında bir faiz indirimi daha yapılabileceği yönündeki söylemleri, altına yönelik talebin canlı kalmasını sağladı. Küresel cephede ABD–Çin hattındaki teknoloji ve ticaret gerilimleri, Avrupa’da Ukrayna–Rusya arasında devam eden hassas diplomasi ve Orta Doğu’daki kırılgan ateşkes ortamı, jeopolitik risk primini yüksek tutarak altına yönelik güvenli liman talebini ay boyunca destekledi. Altının performansında etkili olan bir diğer unsur ise merkez bankalarının devam eden rezerv alımları ve 2025 yılı boyunca küresel borçluluk seviyesindeki artışın finansal istikrar risklerini gündemde tutmasıydı. Enerji fiyatlarındaki oynaklığın enflasyon beklentileri üzerindeki etkisi de portföylerde koruma amacıyla altın pozisyonlarının artırılmasına katkı sağladı. Bu gelişmeler doğrultusunda XAUUSD zaman zaman kâr realizasyonlarıyla karşılaşsa da 4.050 dolar seviyesi güçlü bir destek konumunu korudu ve altın ay boyunca ağırlıklı olarak 4.150–4.200 dolar bandında dengelendi. Teknik açıdan bakıldığında, Kasım ayında 4.230 dolar seviyesi ana direnç noktası olarak öne çıkarken bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlanması durumunda altının önce 4.300 dolar bandına, ardından 4.400 dolar seviyelerine doğru daha güçlü bir yükseliş dalgası başlatabileceği değerlendirildi. Buna karşın hükümet kapanmasının sona ermesi sonrası risk iştahında görülen dönemsel toparlanma ve Fed’in beklenenden daha temkinli veya şahin bir söyleme yönelmesi durumunda altının yeniden 4.050 dolar desteğini test etmesi olası senaryolar arasında kaldı. Ancak genel olarak Kasım ayında hem jeopolitik gelişmeler hem de makroekonomik belirsizlikler altında güçlü duruşun sürmesini sağladı.
RİSK İŞTAHINDAKİ ANİ DALGALANMALAR VE İÇ SİYASİ BELİRSİZLİKLER, TÜRK LİRASI’NIN KIRILGANLIĞINI CANLI TUTTU
Kasım ayı boyunca USDTRY paritesi, 42.00 ile 42.50 aralığında dar bir bant içinde dalgalanarak ay sonunda 42.50 seviyesine yakın bir kapanış gerçekleştirdi. Küresel piyasalarda Fed’in 25 baz puanlık faiz indirimi beklentileri ve dolar endeksindeki zayıflama, gelişmekte olan ülke para birimlerine genel olarak destek sağlasa da risk iştahındaki ani dalgalanmalar ile jeopolitik ve iç siyasi belirsizlikler Türk Lirası’nın kırılganlığını canlı tuttu. Ay ortasında ABD’de federal hükümetin yeniden açılmasıyla küresel risk iştahında sınırlı bir toparlanma gözlense de Fed cephesinden gelen “yavaşlama sinyalleri” ve Aralık toplantısında faiz indirimi yapılabileceğine yönelik beklentilerin güçlenmesi, gelişen ülke para birimlerinde karmaşık bir fiyatlamaya neden oldu. Türkiye tarafında ise enflasyonun hâlen yüksek seviyelerde seyretmesi, iç talebin kademeli şekilde güçlü kalması TL’deki zayıflığın devam etmesine yol açtı. Jeopolitik cephede Orta Doğu’daki kırılgan ortam, Avrupa’da enerji güvenliğine yönelik tartışmalar ve ABD–Çin arasındaki ticaret gerilimleri, küresel belirsizlikleri artırarak gelişmekte olan ülke varlıklarını baskı altında bıraktı. Bu dönemde küresel risk priminin yüksek seyretmesi, yabancı portföy akımlarının zayıf kalmasına neden olurken TL’nin değer kaybını sınırlayacak güçlü bir faktör ortaya çıkamadı. Teknik açıdan bakıldığında, yukarı yönlü kırılmalarda 43.00 seviyesi belirgin bir direnç olarak öne çıkarken aşağı yönlü hareketlerde 50 günlük hareketli ortalamaya denk gelen 41.95 seviyesi ana destek konumunda takip edildi. Daha derin bir geri çekilme yaşanması hâlinde 100 günlük hareketli ortalamanın bulunduğu 41.25 seviyesi bir sonraki kritik eşik olarak değerlendirilmelidir.
KÜRESEL PİYASALAR, YÖNÜNÜ BU GELİŞMELERE GÖRE OLUŞTURACAK
Aralık ayında global piyasalar başta Fed olmak üzere büyük merkez bankalarının toplantılarına odaklanacaktır. Fed’in beklentilere paralel faizleri indirmesi risk iştahını destekleyecektir. Ancak, Fed’in toplantı sonrası yapacağı açıklamalarda enflasyon endişelerini gözeterek şahin bir tutum sergilemesi piyasalarda dalgalanmaya neden olabilir. Piyasalar Fed’in yanı sıra diğer merkez bankalarının faiz kararlarını ve başta ABD olmak üzeri global piyasalardan gelecek makro verileri takip etmeye devam edecektir. Diğer yandan Çin ile devam eden ticaret görüşmeleri, Başkan Trump’ın tarifeler konusunda yapacağı yeni açıklamalar ve barış çabaları devam eden Rusya-Ukrayna savaşına yönelik gelişmeler yakından takip edilecektir.
Yurt içinde ise; başta 3 Aralık’ta açıklanacak Kasım ayı enflasyon verisi olmak üzere gelecek makro veriler, TCMB’nin 11 Aralık’ta açıklayacağı faiz kararı ve sonrasında yapılacak açıklamalar yakından takip edilecektir. Ayrıca, yolsuzluk soruşturmaları kapsamında gündeme gelecek haber akışları, başta Rusya-Ukrayna savaşı, Orta Doğu ve Suriye’deki gelişmeler olmak üzere jeopolitik riskler de piyasalar tarafından yakından takip edilecektir.
BIST 100, MERKEZ BANKASI BAŞKANI FATİH KARAHAN’IN AÇIKLAMALARIYLA TOPARLANDI
Kasım ayında dalgalı bir görünüm sergileyen BIST 100 Endeksi, ayın sonuna doğru TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın piyasa dostu ve yapıcı tondaki güvercin açıklamalarının yarattığı iyimserlik ile birlikte yeniden toparlanma eğilimine girdi. Karahan’ın Kasım verilerinin daha olumlu geleceğine işaret eden değerlendirmeleri, Aralık toplantısında faiz indirimlerinin devam edeceği beklentisini güçlendirerek endekste sınırlı da olsa bir iyileşmeye neden oldu. Bu değerlendirmelerin ışığında Temmuz toplantısıyla birlikte faiz indirim döngüsüne yeniden başlayan TCMB’nin, yılın son toplantısında da faiz indirimlerine devam etmesini bekliyoruz.
ORTA VE UZUN VADE İÇİN KADEMELİ ALIM ÖNERİMİZİ KORUYORUZ
Fed ile birlikte global faiz oranlarının gerilemesi ve tarifeler konusunda belirsizliklerin azalması, global ekonomide toparlanmaya neden olurken, dezenflasyon programı uygulayan Türkiye’nin elini rahatlatacaktır. Bu çerçevede 2026 yılında ekonomik koşulların 2025’e kıyasla daha ılımlı seyredeceği ve TCMB’nin faiz indirimlerine devam edeceği beklentisiyle, önce bankacılık sektörünün sonrasında ise reel kesimin bu gelişmelerden olumlu etkilenmesini bekliyoruz. Bu beklentilerin ışığında BİST’te aralık ayında pozitif dalgalı bir seyir izlenmesini bekliyoruz. Piyasada dönem dönem geri çekilmeler olsa da orta-uzun vade için kademeli alım önerimizi koruyoruz.
Osman GÖKTAN
Şeker Yatırım Genel Müdürü
goktan@turcomoney.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsim *
Email *
Bir dahaki sefere yorum yaptığımda kullanılmak üzere adımı, e-posta adresimi ve web site adresimi bu tarayıcıya kaydet.
Δ
This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.