Son Haberler

TCMB Başkanı Karahan, İklim Ekonomisi Sürdürülebilirlik Finansmanı Zirvesi'nde konuştu: (2)

İSTANBUL (AA) – Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, iklim değişikliği ve yeşil dönüşümden kaynaklanabilecek çeşitli risk ve yapısal dönüşümlerin, enflasyon ve finansal istikrar üzerindeki etkilerini yakından takip ettiklerini bildirdi.

Karahan, "İklim Ekonomisi Sürdürülebilirlik Finansmanı Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, iklim değişikliği ve beraberinde getirdiği yeşil dönüşüm sürecine değinerek, TCMB olarak attıkları adımları anlattı.

Karahan, iklim değişikliğinin uzun süredir gündemde olan ve yakın dönemde etkilerinin giderek artan şekilde hissedilmeye başlandığının bir gerçek olduğuna dikkati çekti.

Merkez Bankası olarak yeşil dönüşüme desteğin veya iklim değişikliğiyle mücadelenin doğrudan görevleri arasında yer almadığını kaydeden Karahan, şöyle devam etti:

"Ancak iklim değişikliği ve yeşil dönüşümden kaynaklanabilecek çeşitli risk ve yapısal dönüşümlerin, enflasyon ve finansal istikrar üzerindeki etkilerini yakından takip etmekteyiz. İklim değişikliği, fiziksel riskler yolu ile de ekonomi ve finansal sisteme etki etmektedir. Dünya Bankası tahminlerine göre, 1980'lerde yıllık 80 milyar dolar düzeyinde olan doğal afet kaynaklı ekonomik kayıplar, iklim değişikliği kaynaklı afetlerin artmasıyla son yıllarda 350 milyar dolar seviyesinin de üzerine çıkmıştır. Doğal afet riskinin artması, tedarik zincirleri ve dolaylı olarak enflasyon üzerinde riskler oluşturmaktadır. Tedarik zinciri şoklarının enflasyon üzerinde ne kadar büyük etkileri olabildiğini salgın döneminde gördük."

Karahan, iklim kaynaklı fiziksel risklerin finansal sistemler tarafından doğru fiyatlanmasının ve gerekli sigorta piyasalarının geliştirilmesinin finansal istikrar için de önem arz ettiğini, finansal istikrar için iklim kaynaklı riskleri yönetmek kadar azaltmanın da önemli olduğunu söyledi.

– "Yeşil dönüşüm birçok yönden fırsatlar da sunuyor"

Birleşmiş Milletler (BM) tahminlerine göre düşük karbonlu ekonomiye geçiş ve 2050 yılı küresel net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmek için, 2030 yılına kadar, yılda en az 5 trilyon dolarlık küresel yatırıma ihtiyaç bulunduğu bilgisini paylaşan Karahan, "Bu rakam küresel hasılanın yüzde 5'ine eşittir. İklim değişikliğine hazırlanmak için önemli bir yatırım gereksinimi varken, özellikle gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir finansman açığı bulunmaktadır. Ülkemizde de 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefine ulaşabilmek ve 2026 yılında mali yükümlülükleri (karbon ücreti) devreye girecek olan, AB'nin Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması'na uyum sağlayabilmek için önemli bir finansman ihtiyacı bulunmaktadır. Bu finansman ile yapılacak yatırımları kesinlikle sadece bir maliyet olarak görmemeliyiz." diye konuştu.

Yeşil dönüşümün birçok yönden fırsatlar da sunduğunu dile getiren Karahan, "Bu alanda yapılacak yeni yatırımlar sadece iklim değişikliği kaynaklı riskleri azaltmayacak, aynı zamanda ülkemizin ekonomisine de katkı verecektir. Örneğin, yenilenebilir enerji yatırımları ile enerji ihtiyacımızın yenilenebilir kaynaklardan karşılanmasının, fiyat istikrarı ve cari açığa olumlu katkısı olacaktır." yorumunu yaptı.

Son dönemde sürdürülebilir finansman alanında da artış gördüklerini ifade eden Karahan, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından, 2023 Nisan'da gerçekleştirilen 2,5 milyar dolar değerinde ilk yeşil devlet tahvil ihracını anımsattı.

Karahan, söz konusu ihraca yönelik güçlü bir talep gözlendiğini, kamu borçlanmasının yanında gerek bankaların gerekse reel sektörün son dönem yeşil ihraçlarında da artış görüldüğünü kaydetti.

– "ÇSY sermaye piyasası fonlamasındaki artış dikkati çekiyor"

TCMB Başkanı Karahan, verilere bakıldığında, Türkiye'de toplam Çevresel, Sosyal, Yönetişimsel (ÇSY) sermaye piyasası fonlamasındaki artışın dikkati çektiğini vurguladı.

Karahan, şunları söyledi:

"2023 Eylül başında 2,4 milyar lira olan yurt içinde ihraç edilen ÇSY borçlanma senetleri toplamı, Mayıs 2024 itibarıyla 7,9 milyar liraya yükselmiştir. Aynı dönemde yurt dışında ihraç edilen ÇSY borçlanma senetleri toplamı ise 8,2 milyar dolardan 14,3 milyar dolara ulaşmıştır. Yeşil dönüşümün sağlanması için gereken finansmanın büyüklüğü, ülkemizin küresel finans piyasalarına entegrasyonu ve yurt içi piyasaların derinleşmesi için de bir fırsat sunmaktadır. İlerleyen dönemde özellikle yurt dışından sağlanacak kaynaklar yeşil dönüşüm finansmanını kolaylaştıracaktır."

Küresel sürdürülebilir sermaye piyasası fonlarının toplam varlık değerinin 2023'te yaklaşık 30 trilyon dolar olduğunu aktaran Karahan, bu piyasanın 2030'a kadar 40 trilyon dolar büyüklüğe ulaşacağının tahmin edildiğini dile getirdi.

Karahan, "Ülkemizin küresel sürdürülebilir sermaye piyasasından aldığı payın hala düşük olduğunu yüzde 0,26 görmekteyiz. Bu bağlamda, son dönemde çok taraflı kalkınma bankalarınca ülkemize sağlanan sürdürülebilirlik temalı uzun vadeli ve düşük maliyetli fonlarda görülen artış memnun edicidir. Sürdürülebilir finansman piyasalarının Türk lirası cinsi varlıklar ile yurt içinde de büyümesi, finansal piyasaları derinleştirerek Türk lirası cinsi tasarruf aracı çeşitliliğini artıracaktır." açıklamasında bulundu.

Karahan, sürdürülebilir finansman piyasalarının gelişmesinin ve yeşil dönüşüm için kaynağa ihtiyacı olan şirketlerin yurt içi ve yurt dışı kaynaklara ulaşabilmesi için, verilerin erişilebilirliği, karşılaştırılabilirliği ve şeffaflığının özellikle önemli olacağını değerlendirdiklerini ifade etti.

– "Dünya örneklerini ve ülkenin ihtiyaçlarını da inceleyerek sürece katkı veriyoruz"

İklim değişikliği ve yeşil dönüşüm alanında verilerin toplanması, sınıflandırılması ve analizi ile iklim kaynaklı riskler belirlenebileceğini ve yeşil dönüşüm amaçlı borçlanmaların kolaylıkla tanımlanabileceğini anlatan Karahan, dünyaya baktıklarında merkez bankalarının iklim değişikliği ile mücadele ve yeşil dönüşüm alanlarında rollerinin henüz netleşmediğini gördüklerini belirtti.

Merkez bankalarının bir kısmının risk odaklı bir yaklaşımı benimseyerek sadece kendi bilançolarını iklim değişikliği kaynaklı risklerden koruduklarını aktaran Karahan, "Bu yaklaşıma sahip merkez bankalarının yeşil dönüşüm sürecinin ana aktörleri arasında olmaktan uzakta olduklarını söyleyebiliriz. Diğer merkez bankalarıysa daha aktif bir yaklaşım benimseyerek finansal kuruluşların ve reel sektörün yeşil dönüşümlerini desteklemektedir. Bu yaklaşımda bulunan merkez bankaları aynı zamanda yeşil finansal araçların yaygınlaştırılması ve yeşil finans piyasalarının gelişmesine aktif olarak katkı vermekteler." ifadelerini kullandı.

Karahan, Türkiye'de de yeşil dönüşüm sürecinin gelişmesi ve ilerlemesiyle, Merkez Bankası olarak dünya örneklerini ve ülkenin ihtiyaçlarını da inceleyerek, finansal istikrarı amacı doğrultusunda bu sürece katkı verdiklerini söyledi.

İnsan kaynağı ve veri alanındaki teknik kapasiteleri ile yeşil dönüşüm sürecine katkı sunduklarını aktaran Karahan, "Yeşil Ekonomi ve İklim Değişikliği Müdürlüğümüz, gerek ulusal iklim gündemi kapsamındaki teknik çalışma gruplarında, gerekse Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (NGFS), G20 ve Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) nezdindeki uluslararası gruplarda çalışmalarına devam etmektedir." bilgisini verdi.

Karahan, veri alanında ise, sürdürülebilir finans konusundaki veri eksikliklerini gidermek amacıyla, 2023 Kasım'dan itibaren haftalık olarak ihraç edilen ÇSY tahvilleri ile bu varlıkları ellerinde tutan sektörlere ilişkin verileri yayımlamaya başladıklarını hatırlattı.

Bu alanda uluslararası işbirliklerini de sürdürdüklerini kaydeden Karahan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Geçtiğimiz ay Uluslararası Ödemeler Bankası ile sürdürülebilir finans ve yeşil dönüşüm verilerindeki eksiklikleri ele alan bir çalıştaya ev sahipliği yaptık. Ek olarak, Yatırım Taahhütlü Avans Kredileri uygulamamızda esas alınmaya başlanan Teknoloji/Strateji puanında yatırımın yeşil üretime ve sürdürülebilirliğe katkısına da ağırlık verilmektedir. Tüm bu çalışmalarla, yeşil dönüşüme ve sürdürülebilir finansmanın gelişimine teknik destek sağlayarak, iklim değişikliğinin fiyat istikrarı ve finansal istikrar üzerinde oluşturabileceği olası olumsuz etkilerin azaltılmasını hedefliyoruz."

​​​​​​​(Bitti)

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Site Haritası