İMEAK DTO Başkanı Kıran'dan 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı mesajı:

İSTANBUL (AA) – İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, denizciliğin ekonominin yanı sıra bir egemenlik ve milli güvenlik meselesi olduğunu belirterek, "Bu noktada mavi vatan vizyonu, Türkiye'nin denizlerdeki hak ve menfaatlerini koruma kararlılığının ifadesidir." değerlendirmesinde bulundu.

Kıran, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nın 99. yılı dolayısıyla yayımladığı kutlama mesajında, kabotajın, bir devletin kendi limanları arasında yolcu ve yük taşıma hakkı olduğunu anlattı.

Daha önce kapitülasyonlarla yabancılara devredilen bu hakkın, 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması ile geri alındığını anımsatan Kıran, "Kabotaj hakkı, 1926 yılında yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu ile Türk bayrağı altında deniz taşımacılığının yalnızca Türk vatandaşlarına ait olduğunu ilan eden bir kazanımdır." ifadesini kullandı.

Bu hayati kazanımın, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile daha da pekiştiğini kaydeden Kıran, bu sayede Türkiye'nin Türk boğazlarının denetimini tam olarak kazandığını, Karadeniz'de barışın ve istikrarın teminatı haline geldiğini belirtti.

Kıran, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Denizciliği Türk'ün büyük ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız." ifadesini hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Büyük bir vizyonla ortaya konulan bu hedef doğrultusunda, ülkemizde büyüme ve dönüşüme odaklanarak gösterdiği gelişme hızı açısından lider bir sektör olan denizcilik sektörümüzün taşıma kapasitesi 2024'te dünyanın en büyük filosunu kontrol eden ülkeler arasında 52 milyon DWT ile 11. sıraya yükselmiş ve Türk sahipli filomuz dünyada ilk 10'da yer alma hedefine iyice yaklaşmıştır."

– "Denizciliğe yapılacak her yatırım bağımsızlığımıza yapılmış yatırımdır"

Tamer Kıran, denizciliğin sadece bir ekonomi meselesi olmadığını, aynı zamanda bir egemenlik ve milli güvenlik meselesi olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Bu noktada mavi vatan vizyonu, Türkiye'nin denizlerdeki hak ve menfaatlerini koruma kararlılığının ifadesidir. Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olarak, kıyılarımız kadar kıta sahanlığımız da bizimdir. Denizlerimizde yürütülen enerji arama faaliyetleri, liman yatırımları, donanma gücümüz ve deniz yetki alanlarımıza sahip çıkma irademiz, bu vizyonun omurgasını oluşturmaktadır. Denizciliğe yapılacak her yatırımın, aslında bağımsızlığımıza, güvenliğimize ve kalkınmamıza yapılmış bir yatırım olduğu asla unutulmamalıdır. Türk milletinin tarihinden aldığı ilhamla, denizlerdeki hakimiyetini barış içinde ama kararlılıkla sürdürmesi, 21. yüzyılın en stratejik gerekliliklerinden biridir."