Son Haberler

Dünya Bankası`nın tekstil raporu nasıl okunmalı?

Dünya Bankası, Türkiye’nin ihracat yapısı ile ilgili yayınladığı raporda; ihracatımızın katma değeri düşük ürünlere dayandığını ve ihracatın katma değeri yüksek ürünlere yönlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Konu ilk bakışta ihracatın yapısının ileri teknoloji ve katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi ve söz konusu ürünlerin teşvik edilmesi gibi algılanıyor.

Bu kapsamda değer olarak ihracatımızı incelediğimizde; kg başı 1.5 dolar genel ortalama fiyat var. Turquality kapsamında olan firmalar kg başına 2.5 dolar, tekstilde 12 dolar ve hazır giyimde kilogram başına 28 dolar ihraç fiyatı görüyoruz. Markalı hazır giyim ürünlerimizde bu değer 45-50 dolara kadar yükseliyor. Hazır giyimdeki ihracatın birim kilogram fiyatına bakıldığında; 40-50 dolar arasında değişen fiyat seviyesine diğer ihraç ürünlerimizde halen ulaşamadığımız görülüyor. Diğer bir değişle toplam ihracat içinde kg/fiyat olarak en yüksek rakama hazır giyimde ulaşıyoruz.

Bu bağlamda söz konusu raporun, doğru perspektiften okunması gerektiğinin altını çizmemiz gerekiyor. Dünya Bankası’nın bu raporu; Türkiye’nin zaman içinde hazır giyim, tekstil gibi sektörlerden uzaklaşması ve sadece ileri teknoloji ürünlerine yönelmesi gibi temelde son derece tutarsız bir algıya yol açıyor. Bu noktada Türkiye’nin dikkat etmesi gereken husus şu: İleri teknoloji ürünlerine dair üretim ve ihracat mutlaka desteklenmeli ancak bununla birlikte hazır giyim ve tekstil gibi emek yoğun istihdam yaratan sektörler asla ihmal edilmemeli! Sosyal açıdan stratejik olan emek yoğun sektörlerdeki imalatın artarak sürdürülmesinin, istihdamı ve özellikle de kadın istihdamını arttırdığı unutulmamalı ve bu alana sürdürülebilir destek sağlanmalı.

Keza Avrupa Birliği’ndeki yüksek işsizlik probleminin de ancak tekstil ve hazır giyim gibi emek yoğun sektörlerin canlandırılması ile çözülebileceği anlaşıldı. özellikle yüzde 20’lere varan işsizlik oranı olan İspanya, Portekiz, İtalya gibi hazır giyim ihraç pazarlarında geleneksel rakibimiz olan ülkeler çareyi, söz konusu sektöre ciddi teşvikler vermekte arıyor.

Dünyanın en büyük ekonomisi ABD, işsizlik sorununu çözmek ve ekonomiyi canlandırmak için tekrardan tekstil ve hazır giyim imalatına yöneliyor. 2014 yılı için en çok tekstil makinesi siparişi veren ülkelerin başında ABD’nin yer alması, bu anlamda oldukça çarpıcı bir veri olarak karşımıza çıkıyor.

Tekstil ve hazır giyim sektörü geçtiğimiz yıl 28 milyar dolarlık ihracatla kronik problem yaşadığımız cari açığa yaklaşık 16 milyar dolarlık pozitif katkı sağladı. Gelişmiş ülkeler, işsizlik sorununu çözmek için tekrardan tekstil ve hazır giyim sektörünü desteklemeye başlarken, söz konusu sektörümüzün yüzde 20’lerde olan istihdam payını göz önüne alarak Ar-Ge ve tasarıma önem vermeliyiz. Böylece desteklerle geliştireceğimiz tekstil ve hazır giyim sektörümüzdeki markaların, dünya pazarlarında rol almasının önünü açmalıyız. Bu sektörlere sunulan desteklerin; üretim, istihdam ve ihracatta artış sağladığı, dolayısıyla ekonomik büyümeye direkt katkı sunduğu gerçeğini göz ardı etmemeliyiz.

Yeni Ufuklar

Süleyman Orakçıoğlu

ORKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı

orakcioglu@turcomoney.com

Yorum yok

Yorum Yazın

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

*

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.